Anlamı

Yiyecek veya içecekte kullanılan yıkanmamış mutfak eşyası veya kap kacak

Kafiye

• acık
• açık
• açlık
• ağırlık
• aksırık
• alabalık
• allık
• apaçık
• artık
• asık
• aydınlık
• aylık
• ayrık
• azıcık
• balık
• basık
• bataklık
• bık
• bıyık
• bulanık
• çarık
• çatık
• çık
• çıkık
• çıkrık
• dağınık
• dağlık
• fidanlık
• fındık
• fıstık

son 5 harf uygun

• yaklaşık
• anlaşık
• bağlaşık
• bağlılaşık
• dolaşık

son 4 harf uygun

• aşık
• karmaşık
• kaşık
• sarmaşık
• sırnaşık
• almaşık
• bağdaşık
• çapraşık
• kaynaşık
• yanaşık
• yaraşık

son 3 harf uygun

• alışık
• ardışık
• ışık
• karışık
• kırışık
• sıkışık
• şık
• tanışık
• yapışık
• yılışık
• apışık
• âşık
• ayrışık
• bağışık
• bakışık
• barışık
• çakışık
• çatışık
• danışık
• dayanışık
• dışık
• günâşık
• karmakarışık
• katışık
• kızışık
• sıvışık
• şıkşık
• talşık
• tıkışık
• yakışık
• yığışık
• yıvışık

son 2 harf uygun

• acık
• açık
• açlık
• ağırlık
• aksırık
• alabalık
• allık
• apaçık
• artık
• asık
• aydınlık
• aylık
• ayrık
• azıcık
• balık
• basık
• bataklık
• bık
• bıyık
• bulanık
• çarık
• çatık
• çık
• çıkık
• çıkrık
• dağınık
• dağlık
• fidanlık
• fındık
• fıstık
• fıtık
• gıcık
• haftalık
• hastalık
• hazırlık
• hıçkırık
• ılık
• insanlık
• ısırık
• ıslık
• kabarcık
• kabarık
• kaçık
• kalabalık
• karanlık
• karnıyarık
• karşılık
• kasık
• katık
• kayık
• kazık
• kılçık
• kılıbık
• kılık
• kiralık
• kısacık
• kısık
• kışlık
• kıtlık
• kıvırcık
• kıvrık
• kıymık
• kızamık
• kızarık
• kızılcık
• kulaklık
• kuraklık
• layık
• mancınık
• mantık
• maskaralık
• mezarlık
• milyarlık
• minnacık
• münafık
• namazlık
• olasılık
• ormanlık
• ortalık
• parçacık
• parmaklık
• pazarlık
• pırtık
• pısırık
• rüzgarlık
• sabahlık
• saçmalık
• sadık
• sağlık
• sahanlık
• salatalık
• salçalık
• samanlık
• sandık
• sanık
• sapık
• sarılık
• sarkık
• satılık
• sazlık
• selamlık
• sıcacık
• sıcaklık
• sık
• sıkmalık
• sırık
• sırıtık
• sıyrık
• sofralık
• şahlık
• şıllık
• şımarık
• şuracık
• tanıdık
• tanık
• taşlık
• tatarcık
• tık
• tıkanık
• tırmık
• ufacık
• ufaklık
• ummadık
• umulmadık
• uyanık
• varlık
• yanık
• yapmacık
• yaratık
• yarık
• yastık
• yatık
• yayık
• yazık
• yazlık
• yık
• yıkık
• yıllık
• yırtık
• zındık
• zırnık
• abacılık
• abartıcılık
• abartmacılık
• abasıyanık
• abazanlık
• abdallık
• abık
• ablacılık
• ablaklık
• ablalık
• acarlık
• accık
• acılık
• acılılık
• acımalık
• acımasızlık
• acımazlık
• acımık
• açıklık
• açınık
• açmalık
• açmazlık
• adacık
• adacılık
• adaklık
• adamcık
• adamcıllık
• adamlık
• adamsızlık
• adaşlık
• adaylık
• adcılık
• adımlık
• adlık
• afacanlık
• afrikalılık
• ağaçcık
• ağaççık
• ağaççılık
• ağaçlık
• ağalık
• ağarık
• ağcık
• ağcılık
• ağdalık
• ağıncık
• ağırbaşlılık
• ağırcık
• ağırkanlılık
• ağıtçılık
• ağızlık
• ağmık
• ağrık
• ahacık
• ahbaplık
• ahçılık
• ahlâkçılık
• ahlâklılık
• ahlaksızlık
• ahlâksızlık
• ahmaklık
• ahmallık
• ajanlık
• akbalık
• akçıllık
• akıcılık
• akılcılık
• akılık
• akıllılık
• akılsızlık
• akıncılık
• akındırık
• akışkanlaştırıcılık
• akışkanlık
• akışmazlık
• aklık
• akrabalık
• akranlık
• akrobatlık
• aksaklık
• akşamcılık
• akşamlık
• akşınlık
• aktarlık
• aktarmacılık
• aktöredışıcılık
• alacalık
• alaçık
• alafrangacılık
• alafrangalık
• alâkasızlık
• alasmaladık
• alasmarladık
• alaturkacılık
• alaturkalık
• alaycılık
• albaylık
• alçacık
• alçaklık
• aldırışsızlık
• aldırmazlık
• aleyhtarlık
• alık
• alıklık
• alımlılık
• alımsızlık
• alınganlık
• alınlık
• alırlık
• alışıklık
• alışılmadık
• alışkanlık
• alışkınlık
• alışmışlık
• âlicenaplık
• alkışçılık
• allahaısmarladık
• allahlık
• allahsızlık
• almamazlık
• almancılık
• almaşıklık
• alplık
• altık
• altılık
• altlık
• altmışlık
• amaçlılık
• amaçsızlık
• âmâlık
• ambalâjcılık
• ambarcılık
• amcalık
• amcık
• amerikancılık
• anacık
• anaçlık
• anahtarcılık
• anahtarlık
• analık
• anamalcılık
• anasızlık
• andık
• angajmansızlık
• anık
• anıklık
• anılık
• anımlık
• anızlık
• anlamamazlık
• anlamazlık
• anlamdaşlık
• anlamlılık
• anlamsızlık
• anlaşılmazlık
• anlaşmazlık
• anlatımcılık
• anlayışlılık
• anlayışsızlık
• anlık
• anlıkçılık
• anmalık
• antikacılık
• antikalık
• apaçıklık
• apaydınlık
• apışlık
• aptallık
• arabacılık
• arabalık
• arabozanlık
• aracılık
• araççılık
• araçsızlık
• arakçılık
• aralık
• araplık
• araştırıcılık
• araştırmacılık
• arayığımlık
• ardışıklık
• argınlık
• arıcılık
• arık
• arıklık
• arılık
• arınmışlık
• arıtıcılık
• aristokratlık
• arkadaşlık
• arkalık
• arpacık
• arpacılık
• arpalık
• arsızlık
• arşınlık
• artağanlık
• artçılık
• artıcık
• artıklık
• artlık
• arzık
• asalaklık
• asırlık
• asistanlık
• askılık
• aslanlık
• aslık
• asmalık
• astarlık
• astsubaylık
• asyalılık
• aşağılık
• aşçıbaşılık
• aşçılık
• aşğılık
• aşıcılık
• âşıklık
• âşıktaşlık
• aşırıcılık
• aşırılık
• aşırılıkçılık
• aşırmacılık
• aşinalık
• aşkıncılık
• aşkınlık
• aşlık
• atacık
• atacılık
• ataklık
• atalık
• atçılık
• atıcılık
• atık
• atılganlık
• atımcılık
• atımlık
• atıştırmalık
• atmık
• avadanlık
• avanaklık
• avantacılık
• avcılık
• avrupalılık
• avukatlık
• ayakkabıcılık
• ayakkabılık
• ayaklık
• ayaktaşlık
• ayarlık
• ayarsızlık
• ayartıcılık
• ayartık
• ayazlık
• aydıncılık
• aygıtçık
• ayıcılık
• ayık
• ayıklık
• ayılık
• ayıngacılık
• ayırtmanlık
• aykırılık
• aylakçılık
• aylaklık
• aymazlık
• aynacılık
• aynalık
• aynasızlık
• aynılık
• ayrallık
• ayrancılık
• ayrıcalık
• ayrıklık
• ayrıksılık
• ayrılganlık
• ayrılık
• ayrılmazlık
• ayrımlılık
• ayrımsızlık
• ayrışıklık
• ayvalık
• ayvazlık
• ayyarlık
• ayyaşlık
• azatlık
• azgınlık
• azık
• azıklık
• azınlık
• azlık
• babacanlık
• babacık
• babacılık
• babalık
• babasızlık
• bacaklık
• bacanaklık
• baççılık
• badanacılık
• bağcık
• bağcılık
• bağdaşıklık
• bağdaşmazlık
• bağdaştırmacılık
• bağıllık
• bağıllılık
• bağımlılık
• bağımsızlık
• bağıntıcılık
• bağıntılık
• bağıntılılık
• bağısıklık
• bağışıklık
• bağlamacılık
• bağlamalık
• bağlantısızlık
• bağlaşıklık
• bağlık
• bağlılık
• bağnazlık
• bahadırlık
• baharatçılık
• bahçıvanlık
• bahtiyarlık
• bahtsızlık
• bakanlık
• bakıcılık
• bakımlık
• bakımlılık
• bakımsızlık
• bakırcılık
• bakışımsızlık
• bakkallık
• baklalık
• baklavacılık
• baklavalık
• balabanlık
• balcılık
• balçık
• baldıranlık
• balıkçılık
• balkanlılık
• ballık
• baltacık
• baltalayıcılık
• baltalık
• baltık
• bambaşkalık
• bankacılık
• barakacık
• barbarlık
• barcılık
• bardacık
• bardaklık
• barık
• barışçılık
• barışıklık
• barlık
• bartık
• basıcılık
• basıklık
• basımcılık
• baskıcılık
• baskılık
• baskınlık
• basmacılık
• basmalık
• bastık
• bastırık
• baş-lık
• başağırlık
• başakçık
• başarısızlık
• başasistanlık
• başatlık
• başbakanlık
• başçık
• başdanışmanlık
• başkalık
• başkanlık
• başkomutanlık
• başkumandanlık
• başlık
• başmakçılık
• başmaklık
• başmurakıplık
• başpapazlık
• başpehlivanlık
• başsavcılık
• başsızlık
• baştanımazlık
• başuzmanlık
• başyazarlık
• başyazmanlık
• batakçılık
• batıcılık
• batık
• batılıcalık
• batılılık
• batırık
• batkınlık
• batsık
• bayağılık
• bayatlık
• baygınlık
• bayındırlık
• bayırlık
• baylanlık
• bayrakçık
• bayraklık
• bayraktarlık
• bayramlık
• bayrılık
• baysallık
• baytarlık
• bedavacılık
• bedbahtlık
• bekârlık
• berraklık
• beşbıyık
• beyazlık
• bezirgânlık
• bezzazlık
• bıçakçılık
• bıçaklık
• bıçık
• bıçkınlık
• bıdık
• bıkkınlık
• bıtık
• bızdık
• bilgisayarcılık
• binbaşılık
• biracılık
• biralık
• birazcık
• bitaraflık
• bîtaraflık
• boğalık
• boğarcık
• boğazlık
• bohçacılık
• bombacılık
• borazancılık
• borsacılık
• bosbolamadık
• bostancılık
• bostanlık
• boşboğazlık
• boşnaklık
• boyacılık
• boyasızlık
• boydaşlık
• bozacılık
• bozarık
• bozulmamışlık
• brahmanlık
• budacık
• budalalık
• buhurdanlık
• bukağılık
• bulanıklık
• bulaşıkçılık
• bulaşıklık
• bulaşkanlık
• bunaklık
• burgacık
• burjuvalık
• burunsalık
• busbulanık
• buyrultusallık
• buyurganlık
• cacık
• cadılık
• cağlık
• cakacılık
• cambazlık
• camcılık
• camlık
• canavarlık
• candanlık
• cankurtaranlık
• canlandırıcılık
• canlıcılık
• canlılık
• cansızlık
• carlık
• cavlaklık
• caydırıcılık
• caymazlık
• cazcılık
• cazgırlık
• cebelitarık
• cellâtlık
• cerrahlık
• cıcık
• cık
• cılızlık
• cılklık
• cımcık
• cımık
• cıncık
• cırlayık
• cırmık
• cırnık
• cırtlık
• cıvık
• cıvıklık
• cızık
• cilâcılık
• coğrafyacılık
• cür'etkârlık
• çabucacık
• çadırcılık
• çağcıllık
• çağdaşlık
• çağlayık
• çağrıcılık
• çağrılık
• çağrışımcılık
• çakıllık
• çakırcılık
• çakmakçılık
• çakmaklık
• çalgıcılık
• çalık
• çalılık
• çalımlık
• çalımlılık
• çalımsızlık
• çalışkanlık
• çalıştırıcılık
• çaltılık
• çamaşırcılık
• çamaşırlık
• çamlık
• çanakçılık
• çanaklık
• çancılık
• çantacılık
• çapacılık
• çapkınlık
• çapraşıklık
• çaprazlık
• çapulacılık
• çarıkçılık
• çarıklık
• çarkçılık
• çarlık
• çarmık
• çarpıcılık
• çarpık
• çarpıklık
• çarşafçılık
• çarşaflık
• çarşafsızlık
• çaşıtlık
• çatallık
• çatıklık
• çatkılık
• çatkınlık
• çatlaklık
• çaycılık
• çaydanlık
• çayırlık
• çaylaklık
• çaylık
• çenebazlık
• çeribaşılık
• çıdık
• çıfıtlık
• çığırtkanlık
• çığlık
• çığralık
• çıkarcılık
• çıkçık
• çıkıkçılık
• çıkıklık
• çıkmaklık
• çıkralık
• çıkrıkçılık
• çıldırtıcılık
• çılgınlık
• çımacılık
• çınarlık
• çıngırakçılık
• çıplaklık
• çıraklık
• çıralık
• çırçıplaklık
• çırılçıplaklık
• çırnık
• çırpmacılık
• çıtkırıldımlık
• çıtlık
• çıyanlık
• çikolatacılık
• çobanlık
• çolaklık
• çolpalık
• çoraklık
• çorapçılık
• çorbacılık
• çorbalık
• çöpçatanlık
• çuhacılık
• çuhadarlık
• çuvalcılık
• dadacılık
• dadaşlık
• dadılık
• dağarcık
• dağcılık
• dağınıklık
• dağıtıcılık
• dağıtık
• dağıtımcılık
• dahacık
• dalancılık
• dalcık
• dalgacık
• dalgacılık
• dalgıçlık
• dalgınlık
• damarcık
• damatlık
• damgacılık
• damıtık
• damızlık
• damlacık
• damlalık
• dangalaklık
• danışıklık
• danışmanlık
• dansık
• dapdaracık
• daracık
• daraşlık
• darbukacılık
• dargınlık
• darılganlık
• darlık
• darmadağınık
• darmadağınıklık
• darmadağınlık
• darsık
• dasdaracık
• davalık
• davranışçılık
• dayaklık
• dayanaklık
• dayançsızlık
• dayanıklık
• dayanıklılık
• dayanıksızlık
• dayanırlık
• dayanışçılık
• dayanışmacılık
• dayıcılık
• dayılık
• dazlaklık
• defterdarlık
• dekadanlık
• dekanlık
• dekartçılık
• delikanlılık
• demirkazık
• demokratlık
• denizaltıcılık
• dermansızlık
• descartes'çılık
• destanlık
• deterjancılık
• devamlılık
• devamsızlık
• dığdık
• dışalımcılık
• dışarık
• dışarılık
• dışarlık
• dışkılık
• dızdık
• dızdızcılık
• diğerkamlık
• diğerkâmlık
• diktacılık
• dilmaçlık
• dindarlık
• diplomatlık
• dizilmıknatıslık
• dogmacılık
• doğacılık
• doğalcılık
• doğallık
• doğancılık
• doğramacılık
• doğulucalık
• doğurganlık
• doğuştancılık
• doksanlık
• dokumacılık
• dokunaklılık
• dokuncasızlık
• dokunulmazlık
• dolamık
• dolandırıcılık
• dolaşıklık
• dolaylık
• dolmalık
• dominantlık
• donatımlık
• dondurmacılık
• doymazlık
• dubaracılık
• dublâjcılık
• dukalık
• durağanlık
• duraklık
• durallık
• duvakçılık
• duvarcılık
• duyarlık
• duyarlılık
• duyarsızlık
• duygudaşlık
• duygusallık
• duymamazlık
• duymazlık
• duyumsamazlık
• dünyalık
• düşmanlık
• düzenbazlık
• düztabanlık
• eczacılık
• edebiyatçılık
• elebaşılık
• eliaçık
• elmacık
• elmacılık
• elmalık
• emektarlık
• enteresanlık
• entrikacılık
• erbaşlık
• eroinmanlık
• esnaflık
• esrarcılık
• esvaplık
• eşanlamlılık
• eşanlık
• eşkıyalık
• eşraflık
• evlatlık
• evlâtlık
• evliyalık
• eyyamcılık
• façunalık
• fakılık
• falcılık
• farfaracılık
• farfaralık
• farklılık
• farksızlık
• fasık
• fassallık
• fayansçılık
• faydacılık
• fazlalık
• fecrisadık
• fedakarlık
• fedakârlık
• fenalık
• ferahlık
• fersahlık
• fesatçılık
• fesatlık
• fettanlık
• fıçıcılık
• fıkırdaklık
• fıkracılık
• fındıkçılık
• fındıklık
• fırçacılık
• fırçalık
• fırıldakçılık
• fırıncılık
• fırınlık
• fırkacılık
• fırsatçılık
• fıstıkçılık
• fıstıklık
• fışkılık
• fışkırık
• fidancık
• figüranlık
• fincanlık
• fistanlık
• fizyokratlık
• fodlacılık
• formalık
• fotoğrafçılık
• francalacılık
• francalalık
• franklık
• fransızlık
• frapanlık
• fuarcılık
• fukaralık
• fundalık
• gaddarlık
• gamlılık
• gammazlık
• gamsızlık
• garazkârlık
• gardiyanlık
• garibanlık
• garpçılık
• garplılık
• gayrilâyık
• gayrimutabık
• gazelhanlık
• gerdanlık
• gerillâcılık
• gıdasızlık
• gıdık
• gık
• gitarcılık
• gökfındık
• görevdaşlık
• gözalıcılık
• gramağırlık
• gümrahlık
• günahkârlık
• günahsızlık
• hacıağalık
• hacılık
• hadımlık
• hafızlık
• hafriyatçılık
• hahambaşılık
• hahamlık
• hakanlık
• haklılık
• haksızlık
• hakşinaslık
• haktanırlık
• halayık
• halayıklık
• halıcılık
• hâlık
• halkçılık
• hallaçlık
• hamallık
• hamamcılık
• hamamlık
• hamaratlık
• hamlık
• hammallık
• hancılık
• hanedanlık
• hânık
• hanımcık
• hanımlık
• hanlık
• hantallık
• hapçılık
• hapşırık
• haraççılık
• haraplık
• harçlık
• hardallık
• harfendazlık
• haritacılık
• haritalık
• harmancılık
• harmanlık
• hasatçılık
• hasımlık
• hasırcılık
• hassaslık
• haşarılık
• hattatlık
• havacılık
• havasızlık
• hayâsızlık
• hayırhahlık
• hayırsızlık
• haylazlık
• hayranlık
• haytalık
• hayvancık
• hayvancılık
• hayvanlık
• hazcılık
• hazık
• hazımsızlık
• hazırcevaplık
• hazırcılık
• hazinedarlık
• helvacılık
• helvalık
• hesapsızlık
• heveskârlık
• heyecanlılık
• heyecansızlık
• heykeltıraşlık
• hıggıdık
• hık
• hımbıllık
• hımhımlık
• hınzırlık
• hırçık
• hırçınlık
• hırdavatçılık
• hıristiyanlık
• hırsızlık
• hırtlık
• hısımlık
• hışırlık
• hıyarağalık
• hıyarcık
• hıyarlık
• hızarcılık
• hızlılık
• hilekârlık
• hizmetkârlık
• hocalık
• hodkâmlık
• hokkabazlık
• holiganlık
• hoppalık
• hoşaflık
• hoşlanmacılık
• hovardalık
• hoyratlık
• hristiyanlık
• hulûskârlık
• hunharlık
• hurdacılık
• hurdalık
• hurmalık
• hükümdarlık
• hükümranlık
• ıblık
• ılıklık
• ılımanlık
• ılımlılık
• ılıncık
• ımlık
• ınancılık
• ıraklık
• ıramatlık
• ıramık
• ırgatlık
• ırkçılık
• ısırımlık
• ıskaralık
• ıslahatçılık
• ıslaklık
• ıssızlık
• ıstampacılık
• ışıkçılık
• ışıklılık
• ışıksızlık
• ışıncık
• ışınırlık
• ıtriyatçılık
• ızgaralık
• içyapışkanlık
• idamlık
• iddiacılık
• iddiasızlık
• idmansızlık
• iftarlık
• iftiracılık
• ihbarcılık
• ihmalkârlık
• ihracatçılık
• ihtiyarcık
• ihtiyarlık
• ihtiyatkârlık
• ihtiyatsızlık
• ikrahlık
• iktidarsızlık
• iktisatçılık
• ilâçlık
• ilâçsızlık
• ilâncılık
• ilhanlık
• iltimasçılık
• imalatçılık
• imalâtçılık
• imamlık
• imansızlık
• imkansızlık
• imkânsızlık
• inakçılık
• inancılık
• inançlılık
• inançsızlık
• inandırıcılık
• inanırlık
• inanmazlık
• inansızlık
• inatçılık
• infiratçılık
• inhisarcılık
• inkarcılık
• inkârcılık
• inkıbazlık
• inkılâpçılık
• insaflılık
• insafsızlık
• insancılık
• insancıllık
• insicamlılık
• insicamsızlık
• inşaatçılık
• intibaksızlık
• intizamsızlık
• irtibatsızlık
• islâmcılık
• islâmlık
• islâvcılık
• ispritizmacılık
• istihkâmcılık
• istikrarlılık
• istikrarsızlık
• istilâcılık
• istismarcılık
• isyancılık
• isyankârlık
• işgüzarlık
• işportacılık
• iştahlılık
• iştahsızlık
• ithalatçılık
• ithalâtçılık
• itibarsızlık
• itikatsızlık
• itilâfçılık
• itimatsızlık
• itinasızlık
• ittihatçılık
• iz'ansızlık
• izansızlık
• jandarmalık
• jurnalcılık
• kabadayılık
• kabaklık
• kabalık
• kabarıklık
• kabızlık
• kabzımallık
• kaçakçılık
• kaçaklık
• kaçıklık
• kaçınganlık
• kaçınık
• kaçkınlık
• kaçlık
• kaçmaklık
• kadayıfçılık
• kadılık
• kadıncık
• kadınlık
• kadınsılık
• kadirşinaslık
• kafadarlık
• kafadaşlık
• kafasızlık
• kafatasçılık
• kağanlık
• kâğıtçılık
• kâğıtlık
• kahramanlık
• kahvaltılık
• kâhyalık
• kakavanlık
• kakırdık
• kaklık
• kakmacılık
• kalafatçılık
• kalaycılık
• kalçalık
• kaldırımcılık
• kalemkârlık
• kalfalık
• kalıcılık
• kalık
• kalıklık
• kalımlılık
• kalınlık
• kalıpçılık
• kalıtsallık
• kalkancık
• kalkık
• kalkıklık
• kalpakçılık
• kalpaklık
• kalpazanlık
• kalplık
• kaltabanlık
• kaltaklık
• kamacılık
• kamışçık
• kamışlık
• kampçılık
• kanaatkârlık
• kanalcık
• kanaryalık
• kanatçık
• kancık
• kancıklık
• kançılarlık
• kandaşlık
• kandırıcılık
• kanık
• kanıklık
• kanlılık
• kanmazlık
• kansızlık
• kantarcılık
• kantarlık
• kantçılık
• kapacık
• kapakçık
• kapaklık
• kapalıcalık
• kapalılık
• kapanık
• kapanıklık
• kapçık
• kapıcık
• kapıcılık
• kapılganlık
• kapkaççılık
• kapkaranlık
• kaplamacılık
• kaplamsallık
• kaplıcalık
• kaplık
• kaportacılık
• kaptanlık
• karabalık
• karaballık
• karacılık
• karaçalılık
• karakabarcık
• karakılçık
• karalık
• karamsarlık
• karanlıkçılık
• kararlılık
• kararsızlık
• karavaşlık
• karayandık
• karayanık
• kargacık
• kargaşalık
• kargılık
• karık
• karılık
• karıncık
• karışıklık
• karıştırıcılık
• karlık
• karlılık
• karmalık
• karmanyolacılık
• karmaşıklık
• karmık
• karşıcılık
• karşıtçılık
• karşıtçıllık
• karşıtlık
• kartlık
• kasabacık
• kasalık
• kasaplık
• kasılganlık
• kastarcılık
• kaşıkçılık
• kaşıklık
• katılık
• katımlık
• katırcılık
• katırlık
• katışıklık
• katışıksızlık
• katlantısızlık
• katrancılık
• kavaflık
• kavakçılık
• kavaklık
• kavaslık
• kavatlık
• kavgacılık
• kavgasızlık
• kavlık
• kavramacılık
• kavramcılık
• kavrayışsızlık
• kavurmalık
• kayağanlık
• kayakçılık
• kayalık
• kayganalık
• kayganlık
• kaygısızlık
• kayıkçılık
• kayınlık
• kayırıcılık
• kayıtsızlık
• kaymakamlık
• kaynakçılık
• kaynanalık
• kaynatalık
• kaypaklık
• kayracılık
• kaytaklık
• kaytarıcılık
• kaytarmacılık
• kazaklık
• kazancılık
• kazımık
• kebapçılık
• kebaplık
• kemancılık
• kenarlık
• kesatlık
• keşşaflık
• kethüdalık
• kıkırlık
• kılcallık
• kılıbıklık
• kılıksızlık
• kınacık
• kınık
• kıpık
• kıpıklık
• kıpırdaklık
• kıraçlık
• kıratlık
• kırbacık
• kırçıllık
• kırgınlık
• kırıcılık
• kırık
• kırıkçılık
• kırıklık
• kırılganlık
• kırışıklık
• kırıtkanlık
• kırklık
• kırkyıllık
• kırlık
• kırmalık
• kırmızılık
• kırpık
• kırtık
• kısalık
• kısıklık
• kısırlık
• kısıtlılık
• kıskacılık
• kıskançlık
• kısmık
• kışkırtıcılık
• kışkırtmacılık
• kıtık
• kıvılmıknatıslık
• kıvracık
• kıvraklık
• kıvrıklık
• kıyaklık
• kıygınlık
• kıyıcılık
• kıyık
• kıyılık
• kıyımlık
• kıymalık
• kıytırık
• kıytırıklık
• kızaklık
• kızamıkçık
• kızancık
• kızanlık
• kızarıklık
• kızgınlık
• kızık
• kızılbaşlık
• kızıllık
• kızlık
• kibarlık
• kilogramağırlık
• kimyacılık
• kindarlık
• kiracılık
• kirazlık
• kitapçılık
• kitaplık
• kocakarılık
• kocalık
• kocasızlık
• koçancılık
• kodamanlık
• kofalık
• kolacılık
• kolancılık
• kolaycacık
• kolaycılık
• kolaylık
• kolbaşılık
• koldaşlık
• komalık
• komitacılık
• komutanlık
• konaklık
• konferansçılık
• konuşkanlık
• konuşmalık
• kopyacılık
• korkaklık
• korsanlık
• korumacılık
• korumalık
• koruncalık
• korungalık
• koşalık
• kovalık
• kovanlık
• kozacılık
• kralcılık
• krallık
• kubatlık
• kudurganlık
• kuklacılık
• kuklalık
• kulacık
• kulakçık
• kulamparalık
• kuluçkalık
• kumandanlık
• kumanyacılık
• kumarbazlık
• kumarcılık
• kumaşçılık
• kumsallık
• kundakçılık
• kunduracılık
• kuralcılık
• kuralsızlık
• kuramcılık
• kurbağacık
• kurbanlık
• kurmacılık
• kurmaylık
• kurnazlık
• kurtarıcılık
• kurtarımcılık
• kurtulmalık
• kurutmalık
• kutsallık
• küfranlık
• küfürbazlık
• külbastılık
• kürdanlık
• küstahlık
• lâborantlık
• lâçkalık
• lâfazanlık
• lâfçılık
• lâğımcılık
• lâhzacık
• lakayıtlık
• lakaytlık
• lâkaytlık
• lalalık
• lâmacılık
• lâmbalık
• lapacılık
• lâpacılık
• lâtifundiacılık
• lâvantacılık
• lâvantalık
• lâvtacılık
• lâyık
• lâzımlık
• lâzlık
• levazımcılık
• levhacık
• levhacılık
• limanlık
• limonatacılık
• liralık
• loğusalık
• lohusalık
• lokantacılık
• lokmacık
• lokmacılık
• loncacılık
• lotaryacılık
• lütufkârlık
• macarlık
• maceracılık
• madrabazlık
• mafyacılık
• mafyalık
• magandalık
• mahyacılık
• mahyalık
• makarnacılık
• makasçılık
• makyajcılık
• manasızlık
• manavlık
• mandacılık
• mandıracılık
• manifaturacılık
• manitacılık
• mankafalık
• mantarcılık
• mantarlık
• mantıkçılık
• mantıksızlık
• manyaklık
• manyetizmacılık
• marabacılık
• marazlık
• marinacılık
• marksçılık
• marsık
• martavalcılık
• marxçılık
• maslahatgüzarlık
• maşacılık
• maşalık
• maşatlık
• maşrık
• matbaacılık
• matlık
• mayalık
• mazılık
• mecmuacılık
• meddahlık
• mefruşatçılık
• megavatlık
• meraksızlık
• meslektaşlık
• meşatlık
• meyancılık
• meydancık
• meydancılık
• meydanlık
• mezarcılık
• mıcırık
• mıgırlık
• mıhsıçtılık
• mıknatıslık
• mıncırık
• mırmırık
• mısırlık
• mıymıntılık
• mızıkçılık
• mızmızlık
• mihmandarlık
• militanlık
• milletlerarasıcılık
• mimarlık
• minnettarlık
• mintanlık
• miralaylık
• mirlivalık
• mizahçılık
• mobilyacılık
• modacılık
• molallık
• molarlık
• mollalık
• monatçılık
• montajcılık
• mostralık
• muaflık
• muammalık
• muasırlık
• muğlaklık
• muhafazakârlık
• muhafızlık
• muhtaçlık
• muhtarlık
• munafık
• munafıklık
• mundarlık
• murabahacılık
• murahhaslık
• murakıplık
• murdarlık
• muskacılık
• mutaassıplık
• mutabık
• mutasarrıflık
• mutlakçılık
• muvafık
• muvazzaflık
• muzırlık
• mübalağacılık
• mübalâğacılık
• mülasık
• mültasık
• münafıklık
• müsabık
• müsamahakârlık
• müsamahasızlık
• müsavatçılık
• müsavatsızlık
• müslümanlık
• müsteşarlık
• mütehassıslık
• nadanlık
• nadaslık
• nakışçılık
• nakışlık
• nakkaşlık
• nakliyatçılık
• nalâyık
• nalbantlık
• nalıncılık
• namık
• natırlık
• nazarlık
• nazlılık
• nikâhlık
• nikâhlılık
• nikâhsızlık
• nişancılık
• nişanlık
• nişanlılık
• nişastacılık
• nizamsızlık
• nobranlık
• noksanlık
• noktacılık
• numaracılık
• nüktedanlık
• ocakçılık
• ocaklık
• odacık
• odacılık
• odalık
• oğlancık
• oğlancılık
• okkalık
• okşamalık
• okuryazarlık
• okutmanlık
• olağandışılık
• olağanlık
• olanaksızlık
• olasıcılık
• olaycılık
• olmadık
• olmazlık
• oltacılık
• olumsallık
• omuzdaşlık
• onarımcılık
• onbaşılık
• ondalık
• onmadık
• oracık
• orakçılık
• oralılık
• oransızlık
• ordubozanlık
• organlık
• ormancılık
• ortakçılık
• ortaklaşacılık
• ortaklık
• ortakyaşarlık
• osmanlıcacılık
• osmanlıcılık
• osmanlılık
• otacılık
• otlakçılık
• oturaklılık
• oturmalık
• oturtmalık
• ovalık
• oyacılık
• oymacılık
• oynaklık
• oynaşlık
• oyunbazlık
• oyunbozanlık
• oyuncakçılık
• ozanlık
• ozansılık
• paçacılık
• paçalık
• paçavracılık
• padişahlık
• pahacılık
• pahalılık
• paklık
• palalık
• palavracılık
• panayırcılık
• pancarcılık
• panislâmcılık
• pansumancılık
• pantuflacılık
• papağanlık
• papalık
• papazlık
• paralık
• parasızlık
• parçacılık
• parkçılık
• parlaklık
• partizanlık
• pasaklılık
• paskallık
• paspallık
• paspasçılık
• pastacılık
• pastırmacılık
• pastırmalık
• paşalık
• patavatsızlık
• payansızlık
• paydaşlık
• paytaklık
• pazarcılık
• pazarlamacılık
• pehlivanlık
• perdahçılık
• perhizkârlık
• perişanlık
• perukacılık
• pervasızlık
• peştemalcılık
• peştemallık
• pırnallık
• pısırıklık
• pıtık
• pikajcılık
• pilâvlık
• pirzolalık
• pisboğazlık
• pişmanlık
• piyazcılık
• pizzacılık
• plâkacılık
• plâkçılık
• plâncılık
• plânlamacılık
• poğaçacılık
• politikacılık
• portakallık
• postacılık
• pragmacılık
• programcılık
• propagandacılık
• protestanlık
• puanlık
• pudralık
• pusarık
• rabıtasızlık
• radarcılık
• rahatlık
• rahatsızlık
• rakıcılık
• ramazanlık
• rantçılık
• rastık
• razılık
• reklamcılık
• reklâmcılık
• renktaşlık
• ressamlık
• riyakarlık
• riyakârlık
• romancılık
• röportajcılık
• ruhbanlık
• ruhiyatçılık
• rüsvalık
• rüzgârlık
• sabık
• sabırsızlık
• sabotajcılık
• saçık
• sadrazamlık
• saflık
• safsatacılık
• sağcılık
• sağdıçlık
• sağımlık
• sağırlık
• sağlamlık
• sağlıksızlık
• sahaflık
• sahtekârlık
• sahtiyancılık
• sakalık
• sakandırık
• sakarlık
• sakatatçılık
• sakatlık
• sakınganlık
• sakınmazlık
• saklamlık
• saklancalık
• saklık
• saksılık
• salaklık
• salamuracılık
• salamuralık
• salcılık
• saldırganlık
• saldırıcılık
• saldırmazlık
• salık
• salmalık
• saltçılık
• saltık
• saltıkçılık
• sanatçılık
• sanatkârlık
• sandalcılık
• sandıkçılık
• sangılık
• sanıklık
• sanlık
• sapaklık
• sapçık
• sapıklık
• sapkınlık
• saptanımcılık
• saptırımcılık
• saraçlık
• sarbanlık
• sarıbalık
• sarıcalık
• sarıcık
• sarıcılık
• sarık
• sarışınlık
• sarkıklık
• sarkıntılık
• sarplık
• sarraflık
• sarsaklık
• sarsık
• satıcılık
• satımlık
• satışlık
• satkınlık
• satranççılık
• savacılık
• savaşçılık
• savaşkanlık
• savaşsızlık
• savcılık
• savlık
• savunmalık
• savurganlık
• sayacılık
• saydamlık
• saydamsızlık
• sayfalık
• saygınlık
• saygısızlık
• sayısızlık
• saymamazlık
• saymanlık
• saymazlık
• sayrılık
• sazcılık
• sebatsızlık
• sebzecilık
• sedalılık
• sedasızlık
• selâmlık
• sendikacılık
• sendikalılık
• sendikasızlık
• seracılık
• seyranlık
• seyyahlık
• sıcakkanlılık
• sıçırganlık
• sığınık
• sığınmacılık
• sığırcık
• sığırcılık
• sığlık
• sıkılganlık
• sıkılık
• sıkılmazlık
• sıkışıklık
• sıkkınlık
• sıklık
• sınık
• sınıkçılık
• sınırdaşlık
• sıradanlık
• sırdaşlık
• sırıtkanlık
• sırnaşıklık
• sırplık
• sırtçılık
• sırtlık
• sıskalık
• sıtmalık
• sıvacılık
• sıvık
• sıyırık
• sigaralık
• sigortacılık
• sigortalılık
• sigortasızlık
• sihirbazlık
• silâhlık
• simsarlık
• sinemacılık
• siyahlık
• slavcılık
• slavlık
• slogancılık
• sobacılık
• sobalık
• softalık
• soğancık
• soğukkanlılık
• soğurganlık
• sokulganlık
• solaklık
• somurtkanlık
• sondalamacılık
• sonrasızlık
• soruşturmacılık
• soydaşlık
• soytarılık
• spermasızlık
• stoacılık
• subaylık
• sulaklık
• sultanlık
• suratsızlık
• susaklık
• susalık
• susmalık
• sütanalık
• şabanlık
• şakacılık
• şakayık
• şaklabanlık
• şakraklık
• şakşakçılık
• şamanlık
• şamdancılık
• şanslılık
• şanssızlık
• şantajcılık
• şapçılık
• şapkacılık
• şapkalık
• şapşallık
• şarapçılık
• şarık
• şarkıcılık
• şarkiyatçılık
• şarklılık
• şaşılasılık
• şaşılık
• şaşkınlık
• şaşlık
• şeffaflık
• şeriatçılık
• şeyhülislâmlık
• şeytanlık
• şıklık
• şımarıklık
• şıpıdık
• şıralık
• şipşakçılık
• şişmanlık
• şoparlık
• şuncacık
• tabaklık
• tabanıyarık
• tabanlık
• tabansızlık
• tabelâcılık
• tabiatsızlık
• tadımlık
• tahsildarlık
• tahtacılık
• takacılık
• takık
• takılganlık
• takmamazlık
• takmazlık
• takunyacılık
• talancılık
• talazlık
• tamahkârlık
• tamlık
• tanıklık
• tanımamazlık
• tanımazlık
• tanımlık
• tanınmışlık
• tanısızlık
• tanışıklık
• tanıtıcılık
• tanıtımcık
• tanıtımlık
• tanıtmacılık
• tanıtmalık
• tannanlık
• tanrıcılık
• tanrılık
• tanrısallık
• tanrısızlık
• tanrıtanımazlık
• tansık
• tantık
• tapıncakçılık
• taraflılık
• tarafsızlık
• taraftarlık
• tarakçılık
• tarhanalık
• tarık
• târık
• tarımcılık
• tarikatçılık
• tartışmalık
• tasasızlık
• taşçılık
• taşımacılık
• taşımalık
• taşımlık
• taşıyıcılık
• taşkınlık
• taşlamacılık
• taşrık
• tatlıcılık
• tatlılık
• tatsızlık
• tavalık
• tavcılık
• tavşancılık
• tavşanlık
• tayalık
• tekbuyurganlık
• teknokratçılık
• tektanrıcılık
• telâşlılık
• telâşsızlık
• telgrafçılık
• tellâklık
• tellallık
• tellâllık
• tenhalık
• tercümanlık
• tesisatçılık
• teşkilâtçılık
• teşkilâtsızlık
• teşrifatçılık
• tezgâhçılık
• tezgâhtarlık
• tıbık
• tığlık
• tıkanıklık
• tıkışıklık
• tıkızlık
• tıknazlık
• tıksırık
• tıpkılık
• tırık
• tırnakçılık
• tırnaklık
• tırtık
• tırtıkçılık
• toğsık
• tokatçılık
• toleranssızlık
• tombalacılık
• topallık
• toparlacık
• toplanık
• toplanırlık
• toptancılık
• tornacılık
• töretanımazlık
• trikotajcılık
• tuğbaylık
• tuğlacılık
• tuhaflık
• tulûatçılık
• tulumbacılık
• turancılık
• turbalık
• turfandacılık
• turfandalık
• tutamlık
• tutarık
• tutarlık
• tutarlılık
• tutarsızlık
• tutkalcılık
• tutmalık
• tutmazlık
• tutsaklık
• tutturmalık
• tutulmazlık
• tüccarlık
• uçarılık
• uçmanlık
• uğraştık
• ukalâlık
• ulemalık
• ulusalcılık
• ulusallık
• uluslararasıcılık
• umarsızlık
• umursamazlık
• unutkanlık
• urgancılık
• usançlık
• ussallık
• ustalık
• usulcacık
• usullacık
• uşaklık
• utangaçlık
• utanmazlık
• uyaksızlık
• uyanıklık
• uyarcık
• uyarcılık
• uyarık
• uyarlık
• uydurganlık
• uydurmacılık
• uygarlık
• uymacılık
• uymazlık
• uysallık
• uyuşmazlık
• uzacık
• uzaklık
• uzaycılık
• uzlaşmacılık
• uzlaşmazlık
• uzlaştırıcılık
• uzmanlık
• üçkâğıtçılık
• üstatlık
• vandallık
• varışlılık
• varlıklılık
• varsıllık
• vasıtalık
• vasıtasızlık
• vatandaşlık
• vatansızlık
• vatlık
• vaybabamcılık
• vayvaycılık
• vefakârlık
• vefasızlık
• vekilharçlık
• veliahtlık
• vesikacılık
• vesikalık
• veznedarlık
• vıcık
• vıcıklık
• vicdansızlık
• viranlık
• voyvodalık
• vurdumduymazlık
• vuruşkanlık
• yabancılık
• yabancıllık
• yabanıllık
• yabanlık
• yabansılık
• yadlık
• yadsınlık
• yağcılık
• yağdanlık
• yağılık
• yağışsızlık
• yağlık
• yağlılık
• yağmacılık
• yağrık
• yağsızlık
• yakalık
• yakarlık
• yakıcılık
• yakınımsılık
• yakınlık
• yakınsaklık
• yakışıklılık
• yakışıksızlık
• yakmalık
• yakşılık
• yalabık
• yalancılık
• yaldızcılık
• yalınlık
• yalıtkanlık
• yalnızcılık
• yalnızlık
• yalpaklık
• yalpık
• yaltakçılık
• yaltaklık
• yalvaçlık
• yamacılık
• yamaklık
• yamalık
• yamyamlık
• yanaşıklık
• yanaşlık
• yandaşlık
• yandık
• yanıklık
• yanılmazlık
• yanlık
• yanlılık
• yanlışlık
• yansızlık
• yanşaklık
• yantutmazlık
• yapaylık
• yapıcılık
• yapık
• yapımcılık
• yapımlık
• yapıntıcılık
• yapısalcılık
• yapısallık
• yapışıklık
• yapışkanlık
• yapracık
• yaprakcık
• yapsatçılık
• yapsık
• yaradancılık
• yaramazlık
• yararcılık
• yararlık
• yararlılık
• yararsızlık
• yaraşırlık
• yaratıcılık
• yarbaylık
• yardakçılık
• yardımcılık
• yargıcılık
• yargıçlık
• yargılık
• yarıcılık
• yarıklık
• yarımlık
• yarışçılık
• yarışımcılık
• yarışlık
• yarlık
• yarmalık
• yasasızlık
• yaslılık
• yasmık
• yassılık
• yaşanmışlık
• yaşarlık
• yaşıtlık
• yaşlık
• yaşlılık
• yataklık
• yatçılık
• yatkınlık
• yatmalık
• yavanlık
• yavaşçacık
• yavaşlık
• yavnık
• yayalık
• yaygaracılık
• yaygınlık
• yayılımcılık
• yayılmacılık
• yayımcılık
• yayıncılık
• yayınık
• yaylacılık
• yaymacılık
• yayvanlık
• yazarlık
• yazgıcılık
• yazıcılık
• yazıncılık
• yazınlık
• yazmacılık
• yazmanlık
• yeknesaklık
• yığımcılık
• yığımlık
• yığrık
• yıkıcılık
• yıkılmazlık
• yıkımcılık
• yıkkınlık
• yılancık
• yıldırımlık
• yıldızlık
• yılgınlık
• yılık
• yılışıklık
• yılışkanlık
• yılkılık
• yılmazlık
• yıltırık
• yırık
• yırtıcılık
• yırtıklık
• yırtılmışlık
• yıvışıklık
• yobazlık
• yoldaşlık
• yoncalık
• yordamlık
• yorgancılık
• yosmalık
• yufkacılık
• yufkalık
• yumurtacık
• yumurtacılık
• yumurtalık
• yumuşacık
• yumuşaklık
• yumuşatmalık
• yurttaşlık
• yusyuvarlacık
• yuvarlacık
• yuvarlaklık
• yüzbaşılık
• yüzyıllık
• zadegânlık
• zağarlık
• zağcılık
• zamandaşçılık
• zamparalık
• zanaatçılık
• zanaatkârlık
• zararsızlık
• zarfçılık
• zarılık
• zavallılık
• zayıflık
• zerzevatçılık
• zındıklık
• zıpçık
• zıpırlık
• zıtlık
• ziraatçılık
• ziyankârlık
• zorbalık
• zorlanımlık
• zurnacılık

• çepel
• yapışkan
• sulu
• İz
• etki
• kalıntı