Üye olmanızın faydaları
  • Kendi şiirlerinizi yayınlalıyınız
  • Özel faaliyetlerden haberdar olun
  • Takip ettiğiniz yazarlardan haberler alın
  • ve çok daha fazlası...

Giriş Yap

Şifrenizi sıfırlayın Kayıt olun

Şifrenizi sıfırlayın

Kayıt olun

Raporu bildir

azim

Düzeltme yap

Anlamı

Bir işteki engelleri yenme kararı.

Kafiye

Daha fazla Kafiye bul

son 3 harf uygun

son 2 harf uygun

BANA KALANLAR

Benim sana diyebileceğim ne olabilir ki ,
Buğazıma dizdiğin aşkım
Gözlerime döktüğün yağmurlar,
Ve sayfalar dolusu sensizliğim var.

Yani bırak bana kalsın yaşananlar,
Sende sormaki.
Yaramın tuzu karışmasın denizin kumuna..

BİRKAN ÇAKIR
cakir_1kan

15 Temmuz,bir direniş destanı...

Bugün,günlerden direniş,aylardan Temmuz,akşam on.
Milletime,hazırlanıyor,ölümden de, kara bir son.
Hain gözler kararmış,hain eller tetikte,
Sırtlanlar, tuzak kurmuş,pusuda beklemekte...

Dost uyuyor, dost uyutmakta, koynunda evladını.
Karanlık yüzlü,çehreler,gözlemekte avını.
Saatler yavaşlıyor, gelmesin diye o an,
O hain kalkışmadan,utanıyordu zaman...

Vakti gelmezden önce, bir kıyamettir ki koptu.
Akılları tutulmuş,vicdanları mağluptu.
Ansızın gök kubbeyi,yırtıp geldi havadan,
Bombalıyordu hain,bombalanıyordu vatan...

Bulutlar mı daha soluk,karanlık mı daha kara?
Bir ışık gönder,Ya Rab, ulaşalım sabaha.
İnliyordu sokaklar,caddeler;kan göz yaşı...
Soysuzluğa lanet okuyor, ecdadın mezar taşı...

Bir kımıltı duyuldu,sonra,duvarların ardından.
Hazırlıklar tamam,şehidim, çıkıyor yuvasından.
Ezanlarla,selalarla, mahşeri bir kalabalık,
Son abdestin ıslaklığı,son nefes, son sevdalık...

Ölümü öldürmeye, çıkmış koca bir ulus.
Bir bataklık karşısında,devasa bir okyanus.
Haklı sensin, hak seninle,kahrolacak o deyyus
Bu destan senin destanın,senin halkına,mahsus.

Tek silahı al bayrakla,dökülmüş, sokağa halkım.
Tanklar yollara,dizilmiş, mermilerse üzüm salkım.
Sorma, kim var kim yok diye,gelen var mı, ardımdan?
Sana bir pay düşmez mi sandın, o ilahi yardımdan.

Sen yürü,diren ve korkma,ne el senin,ne kol senin.
Kaderin sebebisin sen,ne can senin,ne yol senin...
Geceyi aydınlatan,alnında ki, o nur senin.
Gün doğunca yaşanılan,gurur senin,onur senin...

Ey Gazim;
Kabarıyorsa göğsün,heyecanla, şahlanıyorsa şah damarların,
Sızlıyorsa, burun kökün,yanaklarına,boşalıyorsa göz yaşların.
Düğüm düğüm,bir çığlık boğazında,ağlamaklıysa hıçkırıkların.
Bu zafer senin,sen bu zaferinsin,bırak,acısın tüm kırıkların...

Ey Şehidim;
Gidiyorsun şimdi sen,beyaz bir atın üstünde ve heybetle,
Geride kalanlar,seyrediyor seni,imrenerek ve hayretle.
Sevdiklerin bize emanet, sen yüksel göğe,izzetle..
Komşusun peygambere artık,doyulmaz bir lezzetle...

Ey Gencim;
Artık senindir,bu kutsal görev,bu kutsal icraat.
Dün ismi,cemiyetti hainin,bu gün ismi cemaat.
Gözün hep üstünde olacak,vatanın,tetikte uyuyacaksın.
Bu 15 Temmuz son değil,onu,yine sen koruyacaksın...

Ey Milletim;
Sarsılır da,gökte yıldızlar,kader baştan yazılır.
Bu gece,koca tarihe,altın harfle kazılır.
Şahlanır da,her bir ferdin,küheylan olur şahlanır,
Sakın eğilme,sen bir çınarsın, çınar ayakta yaşlanır...

Sen gelemedin

Nazımı kınayıp Pirayenin aşkından bahseden sevgilim
Senin eskisi gibi hissetmediğin gün tekrar doğdum ben
Unutma her gün kendimden geçerdim ben, giderdim
Senin aptallığın oldu aptallığımı anlamama neden
Hmm Rosa Parks idölündü senin, hakkından gelemedim
Yenemedim, kadınsın hakkını korumak istemedin sen
Ve ben, yine buradayım, saçma bir uyguluma
Yazıyorum oraya buraya, yazamıyorum tavana
Şarkı söylüyorum ben anlayana, küfür ediyorum anlamayana
Bu günleri de gördük bak acıya dayana dayana
Senden vazgeçmekte güzelmiş, güzelmiş ölmek yana yana
Hayal kurmak yasakmış, gelecek yokmuş sana bana
Merhaba ve ben geldim, hayallerimizi terk ettim
Güle güle diyemedim, elveda diyemedim
Büyük aşkları küçük kelimelerle bitiremedim
Piraye gibi severdin, hislerini bilemedin
Aklımı kemirdim de sana gel diyemedim
Olsun, kendi hakkımdan gelebildim
Sen gelemedin

Yaşamak için küçük umutlar

Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var



Sen gidersen ne yaparım ben

Kim olurum, kimi bulurum, kimle olurum

Sen gidersen ne yaparım ben

Nefesten soğurum, her şeyden hep yorulurum



Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var

Etrafım hep büyük insanlar, büyük adamlar

Ve kadınlar, hiç biri avcuma sığmazlar

Yaşamak için gülüşüne ihtiyacım var

Çünkü her gün kayıyor yıldızlar ve

Senin aklında bir biz vardı

Bizim aklımıza gelirmiydi bu

Bizi mesafe mi yıkardı

Yoksa mesafeyi gurur mu sınadı



Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var

Çünkü odamıza yabancılar girer

Ruhumuzu sarar

Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacımız var

Çünkü melekler gelir, ne için varsın diye sorar

Kanatsız melekler, her yerdeler

Ama benden uzaktalar



Yaşamak için küçük umutlar lazım

Yoksa insanlıktan saklanmalı mıyım

Neden hep kötü benim yazım

Yaşamak için nefes mi almalı mıyım?

Eylül geçiyor

Eylül geldi
Üşümeye başlar mı ki
Sefil sesimi duyan olur mu
Nerede o çok seven eski sevgili
Eylül geldi
Yağmurlar yağmaya başladı
Eylül geçiyor
Ben geçemiyorum
Nerede o çok seven gerçek aşık
Pirayeyi öven nazımı döven güzel
Nerede ismine ithaf şiir yazmayacağıma söz verdiğim
Beni sözünden dönen onursuz bir adam yapan
O kafası karışık
Nerede hayatıma yanılgı diyecek cesareti sevgisinde bulduğum
O güzel kaçık

YARINLAR

Sıradanlaştı günlerim ,
İçtikçe tadı kaçtı çaydanlıktaki demin,
Zorda olsa geçti mazim,
Yarınlar geçmişten karanlıkmış daha fazla,
Hayallerim öldü ve nefes almak vermedi tat.
Ben bizi geçtim sen rastla .
Ben bizi sildim.
Otur ve yaz baştan.

İnfial

Boğazım kuruyor
Adımlarım küçülüyor
Nasıl bir beyazlık ki bir türlü bitmiyor

Geçip giden bir şey yok hiçbir şey dinmiyor
Bu bir özgürlüğün zindanı
Bu bir nasıl infial

Tıpkı arayıp bulamadığım vefa
Tıpkı hiç geçiremediğim hamuş olma

İnsandan uzak kalmak
Nefisten uzaklaşmak
Bu bir nasıl infial ki firarı yok…

Haziran

Hazin bir aydı
Hazirandı fesleğenlerimin balkonda çıkışı
İçimde serzenişler apayrı bir ben
Zelzeleye uyanmış bir gönlüm
Nasıl bir ruh hali
Elbet bir diş ağrısına değildir nazım.

Asgari

Sobalı evlerin buğulu camları olurdu
En az herkesin bir kez kazımışlığı olurdu
Akşam olmuştu elektrikler yok olurdu
Herkesin hikayesinin bir sonu olurdu
Dışarıda kar ve Konya ayaz olurdu
Ve şairin dediği gibi
“ Herkes hayatını sürdürebileceği
Asgari ihtiyaçların peşindeydi”…