Kahramanlığın ilk şartı
Hırsdır belirleyen kahramanı;
Ne altın, ne celal taşır zamanı.
"Oku!" bilinen ilk Allah'ın buyruğu,
İnsan evladı, boş hafızadır hayatın yoksunluğu.
Ne yazık ki, bu kelime için hiçbir açıklama bulunamadı. Bu konuda bize yardımcı olmak ister misiniz?
Hırsdır belirleyen kahramanı;
Ne altın, ne celal taşır zamanı.
"Oku!" bilinen ilk Allah'ın buyruğu,
İnsan evladı, boş hafızadır hayatın yoksunluğu.
Bakasın hele Asrî-Hürriyet. Pişman, hiddet.
Taptın batının mabuduna. Yaktın Payitahtı ile şiddet.
Arar olduk o günleri, lakin gelmiş bir kere reddet.
Yaşar oldu gönlümüzde Devlet-i Ebed-müddet.
Yar olmuş, çevrem boş halde.
Gecenin rahatı sırf bana kalmış herhalde...
Ey Hilâl! Anca sen kaldın şu meydana,
Mehtabın bana misafir, sen ile ben yan yana.
Birbirimize destekde bulunmaktayız;
Birbirimize bağlı, kaderi paylaşır, farkındayız.
Sen aydınlatırsın başımı koyduğum secdeyi;
Ben aydınlatırım senin varlığını ve bu düşünceyi.
Sana şimdilik elveda, emanet ruhum.
Allah'ın selamı üzerinde olsun, şafak renkli dostum.
Bak unutma evlatlık da zordur ,
İçindeki yanan tutuşan alev değil kordur.
Meğer pek de ucuzmuş bu adamın hayatı
Bir kere ölünce ister kendinde kabahatı
Çok sevmiştim seni en çokta gözlerini
Güveniyorum sana diyordun bana döküyordun içini
O gün geldi küstün bana,istemedim incitmek
Seni beklemek ve imkansızı düşlemek
Güzel günler geçirdik hep yanyanaydık
Sen üzüldüğünde hep ben yanardım
En yalnız anlarımda hep seni hatırladım
Bu hayata tek tutunamadım
Psikolojim bozuldu artık istemedim beklemek
Boş odamda yaptığım tek şey iç sesimi dinlemek
Elimden gelen tek şey barışmayı istemek
Bir parçam daha yok oldu yapacağı şey dönmemek.
Her akşamki gibi tekrar başladı bu hissiyat!
Ölmeden önce son sözlerim bunu dikkate al,
Başka bir hayatım olabilirmiydi başka bir hayal,
Özgürlükler hapishanesinde başlamıştı büyük yalan.
Farklıyım ben sanki kırmızı bir papatya,
Yaşamıyorum bu nasıl bir hayat ya?
Her gün aynı şey uyu uyan örnek al,
Ani bir acıyla soğuk bir morgda kalakal.
Yalnız başına kimsen yok orada,
Kulaklarını patlatacak sessizlik kesiliyor bir anda,
Doktorlar yanında,ölüm saatin yazılıyor boş bir kağıda,
Sonsuz yalnızlığım erken geldi bunu hatırla.
Ne kadar sonra kabulleneceksin öldüğünü,
Seni hatırlayan son kişinin gömüldüğünü,
Senin için kaç kişinin üzüldüğünü,
Belkide öldüğün için dost sandıklarının güldüğünü.
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise, yanlızlık.
Aç kalmak bir yük değil.
Ağızım bir parmak hal ister.
Toprak basar ışık gider.
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise yanlızlık.
Keşkelere uzağız , Es-Sabûr yakın..
Tövbe için çok geç ,
Fani hayatın zamanı doldu..
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise yanlızlık.
Ne kağıt parçalarının önemi var burada,
Nede müruruzaman ın..
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise yanlızlık
Ne yaptın El-Afüvv için.
El-Hâlık dan af dile ,
Ve ona Allah de ,
Seni her şeye rağmen yanlızca o sever ve kabul eder...
Birkan Çakır
Bize farklı olabilme şansını veren kader,
Acizlerin dik duramayacağını hatırlatıyor bu gün.
Yüzünü şeytan görsün diyor,
Bırak söz etme bile ben son sözümü mahşere sakladım,
Senin yapttığın Sadece kendini görebilmekken,
Senden beni seve bilme ihtimalini istemek saçmalık zaten,
Zaten kırılmış bir hatunsun seni kırmak ,
Bana bir şey katsaydı bunu daha önceden yapamazdım,
Ama bu gün gözümü kırpmadan seni yanlızlar denizine dökebilirim ,
Sanırım benim için onur olurdu ...
Birkan Çakır
Artık dik duramıyorum ,
Alkışla kendini bu sanatın sahibi sensin,
Aşk kime ne sundu bu güne kadar,
Benim sayfalar dolusu yanlızlığım var..
Kim suçsuz olamasına rağmen özür diledi senden?
Kim hem iğneyi hem çuvaldızı kendine sapladı?
Benim dışında kaç kişi sana farklı olabilme şansı verdi ?
Ellerimde kuvvet kalmadı sana bir çiçek suna bilmek için,
Son kez sevebilmek acizlerin işidir..
Zaman sana aşkı gösterir ,
Zaman sana sevmeyi öğretir.
Zaman sana yanlızlığı sunar...
Zaman sana olabilecekleri değerlendirmek için işaretler verir,
Batan geminin malları sizlere sesleniyorum,
Seve bilmek adam olanların işi ,
Ve bir sabah sizlerde uyanırsın uykudan,
Masalını yazdığınız kadın veya erkek yanınızda yoktur.
ana kalan tek şey yazdığın satırlardır toplarsın bir araya. Bir söz verip tutamamak gibi bir ağırlık çöker üstüne... Yalnız yazdığın satırlarla kalırsın bir başına...
O zaman anlarsınız aslında ..
Birkan Çakır
Tercümesi zor hayatın
Ne anlatan biliyor .
Ne de dinleyen anlıyor.
Birkan Çakır