Metanet
Günler geçti hala kızgındım
Bir arkadaşı daha hiçe saymıştım
Duygularımın yanaştığı bir rıhtım bombalandı
Yıkıldı hayallerim sadece kırıntısı kaldı
Anlamıyorum bu sahte sevgiyi artık
Dost dediğiniz adamı öncesinde tartın
Çocukluk arkadaşlığım ellerimden kaydı
Çok alttan aldım oda hakettiğini aldı
Zamanında kardeş dedim sorunlarını çözdük
O nun yaptığı ise aç gözlülük
Biz haklı değildik sanki o kraldı
Bir anlık sinirle gözlerim karardı
Doğru dürüst anlatsaydı yardımcı olurdum
Ona kardeş dedim kardeşlikte bir uyum
Gerekliydi herkesin bildiği bir durum
Aslını bilmeden konuşmayın durun
Nasıl güvenebilirim artık senin bu lafların huyun.
Ölmeden Önce
Her akşamki gibi tekrar başladı bu hissiyat!
Ölmeden önce son sözlerim bunu dikkate al,
Başka bir hayatım olabilirmiydi başka bir hayal,
Özgürlükler hapishanesinde başlamıştı büyük yalan.
Farklıyım ben sanki kırmızı bir papatya,
Yaşamıyorum bu nasıl bir hayat ya?
Her gün aynı şey uyu uyan örnek al,
Ani bir acıyla soğuk bir morgda kalakal.
Yalnız başına kimsen yok orada,
Kulaklarını patlatacak sessizlik kesiliyor bir anda,
Doktorlar yanında,ölüm saatin yazılıyor boş bir kağıda,
Sonsuz yalnızlığım erken geldi bunu hatırla.
Ne kadar sonra kabulleneceksin öldüğünü,
Seni hatırlayan son kişinin gömüldüğünü,
Senin için kaç kişinin üzüldüğünü,
Belkide öldüğün için dost sandıklarının güldüğünü.
Şerefe- Birkan Çakır
Bize farklı olabilme şansını veren kader,
Acizlerin dik duramayacağını hatırlatıyor bu gün.
Yüzünü şeytan görsün diyor,
Bırak söz etme bile ben son sözümü mahşere sakladım,
Senin yapttığın Sadece kendini görebilmekken,
Senden beni seve bilme ihtimalini istemek saçmalık zaten,
Zaten kırılmış bir hatunsun seni kırmak ,
Bana bir şey katsaydı bunu daha önceden yapamazdım,
Ama bu gün gözümü kırpmadan seni yanlızlar denizine dökebilirim ,
Sanırım benim için onur olurdu ...
Birkan Çakır
Rüzgara kapıldım
Rüzgara kapıldm ,
Önce küllerim saçıldı gök yüzüne ,
Kuyruklu yıldızın tozuna karıştı sana karışması gereken hayyallerim ,
Ertesini hiç düşünmeden yok etmeyi seçerken sen ,
Bir bardağa doldurdular hayalleri ,
Adı çay olsun dediler ,
Oda bir tek seninle iken keyifliydi.
Rüzgara kapıldım ,
Senden sonra sürüklendim dipsiz okyanusta ,
O limana hiç varamadım .
Rüzgara kapıldım ,
Adı sende kalsın dediler ,
Sen bizi geride bırakmışken ,
Rüzgara kapıldım .
Yarınları bekleyemezken..
Birkan Çakır
15 Temmuz,bir direniş destanı...
Bugün,günlerden direniş,aylardan Temmuz,akşam on.
Milletime,hazırlanıyor,ölümden de, kara bir son.
Hain gözler kararmış,hain eller tetikte,
Sırtlanlar, tuzak kurmuş,pusuda beklemekte...
Dost uyuyor, dost uyutmakta, koynunda evladını.
Karanlık yüzlü,çehreler,gözlemekte avını.
Saatler yavaşlıyor, gelmesin diye o an,
O hain kalkışmadan,utanıyordu zaman...
Vakti gelmezden önce, bir kıyamettir ki koptu.
Akılları tutulmuş,vicdanları mağluptu.
Ansızın gök kubbeyi,yırtıp geldi havadan,
Bombalıyordu hain,bombalanıyordu vatan...
Bulutlar mı daha soluk,karanlık mı daha kara?
Bir ışık gönder,Ya Rab, ulaşalım sabaha.
İnliyordu sokaklar,caddeler;kan göz yaşı...
Soysuzluğa lanet okuyor, ecdadın mezar taşı...
Bir kımıltı duyuldu,sonra,duvarların ardından.
Hazırlıklar tamam,şehidim, çıkıyor yuvasından.
Ezanlarla,selalarla, mahşeri bir kalabalık,
Son abdestin ıslaklığı,son nefes, son sevdalık...
Ölümü öldürmeye, çıkmış koca bir ulus.
Bir bataklık karşısında,devasa bir okyanus.
Haklı sensin, hak seninle,kahrolacak o deyyus
Bu destan senin destanın,senin halkına,mahsus.
Tek silahı al bayrakla,dökülmüş, sokağa halkım.
Tanklar yollara,dizilmiş, mermilerse üzüm salkım.
Sorma, kim var kim yok diye,gelen var mı, ardımdan?
Sana bir pay düşmez mi sandın, o ilahi yardımdan.
Sen yürü,diren ve korkma,ne el senin,ne kol senin.
Kaderin sebebisin sen,ne can senin,ne yol senin...
Geceyi aydınlatan,alnında ki, o nur senin.
Gün doğunca yaşanılan,gurur senin,onur senin...
Ey Gazim;
Kabarıyorsa göğsün,heyecanla, şahlanıyorsa şah damarların,
Sızlıyorsa, burun kökün,yanaklarına,boşalıyorsa göz yaşların.
Düğüm düğüm,bir çığlık boğazında,ağlamaklıysa hıçkırıkların.
Bu zafer senin,sen bu zaferinsin,bırak,acısın tüm kırıkların...
Ey Şehidim;
Gidiyorsun şimdi sen,beyaz bir atın üstünde ve heybetle,
Geride kalanlar,seyrediyor seni,imrenerek ve hayretle.
Sevdiklerin bize emanet, sen yüksel göğe,izzetle..
Komşusun peygambere artık,doyulmaz bir lezzetle...
Ey Gencim;
Artık senindir,bu kutsal görev,bu kutsal icraat.
Dün ismi,cemiyetti hainin,bu gün ismi cemaat.
Gözün hep üstünde olacak,vatanın,tetikte uyuyacaksın.
Bu 15 Temmuz son değil,onu,yine sen koruyacaksın...
Ey Milletim;
Sarsılır da,gökte yıldızlar,kader baştan yazılır.
Bu gece,koca tarihe,altın harfle kazılır.
Şahlanır da,her bir ferdin,küheylan olur şahlanır,
Sakın eğilme,sen bir çınarsın, çınar ayakta yaşlanır...
Bana uyanırsın
18 Temmuz 2020 Cumartesi
05:27
Bir gün bana uyanırsın
Reçeteni keserler, tutuklusun
Parolanda sular akar, iyi misin
Belki bensiz uyurken de huzurlusun
Bir gün karanlıktan korkarsın
Beni ararsın, yalnız kalırsın
“Konuş sevgilim konuş” der ve
Eski bizi bulursun
Biz olup
Bizi ararsın
Dinle beni
18 Temmuz 2020 Cumartesi
05:32
Ben sabaha kadar konuşurum
Sesime beş dakikalık sözleşme yap
On beş dakikadır sarhoşum
Şuursuzum, hadi sen de bize tap
Dinle beni zihnin uyuşsun
Sen gene yalnızlığında beni bulursun
Çok kalabalık ve soğuksun
Memleketinin yağmurunda bir kap su
Dünya karanlığında bin hap su
Sensizlik ne de garip bir şey
Hep varmıydın ki sen, şimdi yoksun
Biz varmıydık hep, bizden yoksun
Şiirler mi sıktı seni artık toksun
Ninnisiz gecelere uyursun
Ben hala küçüğüm
18 Temmuz 2020 Cumartesi
05:37
Sen gecelerden korkmasan da artık
Ben hala küçüğüm, bize sadık
Göğsün yok bana yastık
Hangi hece de kaldık
Söylesene
Sen şimşekleri sayamazdın
Ben şimşeklerle savaşırdım
Yağmur damlasında masum kızdın
Gecenin dördünde bana yazdın
Rüyalarında beni sardın
Gecen karanlık değil artık
Beni karanlıklara saldın
Oysa ben karanlıktım
Kendimden korkar oldum
Uykusuzdum
Uykum vardı hep
Uykusuzum
Uykum kalmadı pek…
İstemedin
18 Temmuz 2020 Cumartesi
06:02
Seslerin vardı, onlarca, binlerce
Sana küfür eden, sana yol gösteren
Seni yoldan çıkaran, sana kötü gelen
Sana iyi gelen seslerin vardı
Biraz alışmıştın onlara, yalnızlık gibi
Ben geldim sonra, küstüler sana
Ben gelince hiç olmadığı kadar sessizdiler
Seslerdi onlar ancak ben gelince işlevsizdiler
Bir şey oluyor bana, anlamlandıramıyorum
Dönüyor dünya diyorlar, dönmese keşke
Dursak bir yerde sonsuza dek, seninle
Yalnız kalmak istemiyordun
Alıştığın yalnızlıktan kurtulmak için bana
Sevdiğin insana, ruhundan parçaya
Uzanıyordun, ne de güzel uzanıyordun
Bir süre geçti, çok kötü oldum
“Yalnızlığa alıştım ben.” dedin
Benimle yalnızlığı bozmak istemedin…
Acaba niye?
18 Temmuz 2020 Cumartesi
06:06
Beni yalnız bırakma diye
Yalvardım öykülerle
Benim kafamı karıştırma
İstedim senden
Acaba niye?
Kötü düşünmek istemedim
Hep iyi olsun istedim
İyi şeyler olsun ki
Bizde iyi olalım
Olmadı
Hep ittin
18 Temmuz 2020 Cumartesi
06:09
“Seni kaybetmekten korkuyorum.”
Dedin bana hep
Bir gün geldi
“Kaybetmek için elinden geleni yaptın.”
Dedim sana
“Seni kaybetmekten korktum hep.”
Dedin ve izin verdin gitmeme
Gitmedim, gitseydim ölecektik
Gidemedim, değişemedim
Aşkımı öldüremedim
Ama unutma
Bir yerden sonra beni hep ittin
Asıl giden sendin
Beni değil, kendini kaybettin
Boşluk
18 Temmuz 2020 Cumartesi
06:13
Yaşamak öyle zor geliyor ki senden sonra
Gerçek misin diye soruyordum sana
“Çıldırıyorum”
“Ben de”
Tutku, aşk, özlem, heyecan
Gerçek mi bu yaşadığım şeyler?
Komadamıyım yoksa?
Ölsem uyanır mıyım?
İstiyorum bunu
Uyanayım
Hayat standartlarımı öyle bir değiştirdin ki
Hiçbir şey anlam ifade etmez oldu
Senin yüzünden demek istiyorum
Değer verdiklerim değerini yitirdi
Ben değerimi yitirdim
Öyle bir girdin ki hayatıma
Hayatımın merkezine koydum seni
“Önce sistemin bir parçası ol
Sistemin içinde büyü, ihtiyaç duyul
Sonra çık sistemden, herkes seni arasın”
Öyle bir şeydi bu herhalde
Ruhumu seninle hissettim ben
Sen değiştin, ben eksildim, sen gittin
O sözlerin bir bütün yapardı beni
Davranışlarınla eksilttin
Şimdi koca bir boşluk var içimde
Işığının gölge oluşturamadığı
Sensizken canımı yakan
Seninleyken ortaya çıkan
Öyle bir boşluk
Yara
18 Temmuz 2020 Cumartesi
06:34
Kimin aklına gelirdi ki?
Tüm yaralarını saranın
Seni en büyük yaraya hazırladığı?
Gölgem
Hüzünlü dostum
Sen bana mutluluğu tekrar hissettirdin
Ve ben bunu varlığına borçluyum
Belki de patilerine borçluyumdur
Belki de hiç sahip olamadığım gülüşüne
Yine felsefe yapmak istemiyorum, gölgem
Her adını söyleyişimde biraz daha ben oluyorum
Gölgem
Duydum ki anneni kaybetmişsin
Biraz eksikmişsin
Süt veremem sana küçük dostum
Ben de birini kaybettim
Ve her gün kendimden geçiyorum
Küçük dostum
Gölgem
Ama arkadaşın olabilirim
Sana güzel şarkılar söyleyebilirim
Hastalanma diye endişelenebilirim
Seni yanıma alıp dünyayı gezebilirim
Küçük dostum
Seni bir aydan uzun süre önce aramaya koyuldum
Ama öyle güzel misafirsin ki bana
Sen beni buldun
Küçük dostum
Hüzünlü küçük dostum
Gölgem
Kapşonumu battaniye yaptım sana
Kitap okuyacağım sana
Patilerinle resim çizeceğiz
Üç gözlü kedim olacaksın
Küçük dostum
Kalbimi göreceksin, beni anlayacaksın
Üçüncü gözüm olacaksın
Gölgem
Gölgelerin gözü yoktur gölgem
Gölgeler gözdür
Gölgem
Hüzünlü dostum
Küçük gölgem
Gözlerini kapatmışsın
Kafa hareketlerinden nefes aldığını görebiliyorum
İyi uykular
Tatlı rüyalar
Tanıştığıma memnun oldum
Yarın da tanışalım
Görüşürüz
Gölgem
Hayata dair
Hayalimdeki şeyleri sevip,onlara kızmışşım
Yaşam değil, beklentilerimmiş beni yoran
Pek sorunum yokmuş aslinda,
Hepsi zihnimin birer oyunuymuş.
Herkes bir ayna,
Gördüğüm hep kendi kusurlarımmış aslında.
Beni uyutmayan hayaller
Yolumu kesen şâkilermiş meğer.
Ulaşayım diye paralandığım hedefler
Elime aldığım duymuş,parmaklarımın arasından dökülen.
Bir daha gelmiyeceğim bu hayata
Bir şans daha verilmeyecek bana
Ve bir kez tek ölüceğim
Henüz ölmedim ama,
benden önce ölen çok şey var...