Sahte dostluk
Gülümsersin her daim saf yüzüme,
Lakin çiğnersin arkamdan din ve töre.
Gün gelir dayanamam bu rezalete!
"Hayır gelmez senden. Elveda yüzü suyu hürmetine!"
Ne yazık ki, bu kelime için hiçbir açıklama bulunamadı. Bu konuda bize yardımcı olmak ister misiniz?
Gülümsersin her daim saf yüzüme,
Lakin çiğnersin arkamdan din ve töre.
Gün gelir dayanamam bu rezalete!
"Hayır gelmez senden. Elveda yüzü suyu hürmetine!"
Bakasın hele Asrî-Hürriyet. Pişman, hiddet.
Taptın batının mabuduna. Yaktın Payitahtı ile şiddet.
Arar olduk o günleri, lakin gelmiş bir kere reddet.
Yaşar oldu gönlümüzde Devlet-i Ebed-müddet.
Yar olmuş, çevrem boş halde.
Gecenin rahatı sırf bana kalmış herhalde...
Ey Hilâl! Anca sen kaldın şu meydana,
Mehtabın bana misafir, sen ile ben yan yana.
Birbirimize destekde bulunmaktayız;
Birbirimize bağlı, kaderi paylaşır, farkındayız.
Sen aydınlatırsın başımı koyduğum secdeyi;
Ben aydınlatırım senin varlığını ve bu düşünceyi.
Sana şimdilik elveda, emanet ruhum.
Allah'ın selamı üzerinde olsun, şafak renkli dostum.
Her halükarda dostumuzdur kendisi
Kağıda dökendir kara düşüncelerimizi
Koyu mürekkebiydi duygularımızın tarifi
Asla olmazdı ne gündüzü ne de gecesi
Uyanırsın insanın elinde
Dile dökersin söyleyemediğimizi
Kelimeler ezberinde
Öğretirsin yanımıza bilmediğini
Mektupta kavgaya barış dersin
Savaşlar halledilir ordusuz
Gazetede haberdar edersin
Kağıtta yazı olarak buluruz
Ama artık unutur olduk biz seni
Yerini aldı teknoloji esintisi
İnsanlar senin değerini unutsa da
Sen bizim yoldaşımızsın hala
Belki ama bir zaman
Kaybolacak bu dünyadan
Tarihte önem kaplayan
Geleceği de mi imzalayan
Kalem
Bak unutma evlatlık da zordur ,
İçindeki yanan tutuşan alev değil kordur.
Meğer pek de ucuzmuş bu adamın hayatı
Bir kere ölünce ister kendinde kabahatı
Her akşamki gibi tekrar başladı bu hissiyat!
Ölmeden önce son sözlerim bunu dikkate al,
Başka bir hayatım olabilirmiydi başka bir hayal,
Özgürlükler hapishanesinde başlamıştı büyük yalan.
Farklıyım ben sanki kırmızı bir papatya,
Yaşamıyorum bu nasıl bir hayat ya?
Her gün aynı şey uyu uyan örnek al,
Ani bir acıyla soğuk bir morgda kalakal.
Yalnız başına kimsen yok orada,
Kulaklarını patlatacak sessizlik kesiliyor bir anda,
Doktorlar yanında,ölüm saatin yazılıyor boş bir kağıda,
Sonsuz yalnızlığım erken geldi bunu hatırla.
Ne kadar sonra kabulleneceksin öldüğünü,
Seni hatırlayan son kişinin gömüldüğünü,
Senin için kaç kişinin üzüldüğünü,
Belkide öldüğün için dost sandıklarının güldüğünü.
Çok sevmiştim seni en çokta gözlerini
Güveniyorum sana diyordun bana döküyordun içini
O gün geldi küstün bana,istemedim incitmek
Seni beklemek ve imkansızı düşlemek
Güzel günler geçirdik hep yanyanaydık
Sen üzüldüğünde hep ben yanardım
En yalnız anlarımda hep seni hatırladım
Bu hayata tek tutunamadım
Psikolojim bozuldu artık istemedim beklemek
Boş odamda yaptığım tek şey iç sesimi dinlemek
Elimden gelen tek şey barışmayı istemek
Bir parçam daha yok oldu yapacağı şey dönmemek.
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise, yanlızlık.
Aç kalmak bir yük değil.
Ağızım bir parmak hal ister.
Toprak basar ışık gider.
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise yanlızlık.
Keşkelere uzağız , Es-Sabûr yakın..
Tövbe için çok geç ,
Fani hayatın zamanı doldu..
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise yanlızlık.
Ne kağıt parçalarının önemi var burada,
Nede müruruzaman ın..
Bu gece sevmek yasak.
Son terbiye nefise yanlızlık
Ne yaptın El-Afüvv için.
El-Hâlık dan af dile ,
Ve ona Allah de ,
Seni her şeye rağmen yanlızca o sever ve kabul eder...
Birkan Çakır
Ben unutamadım .
Çiçekleri ve kelebekleri.
Yolda kalan affan ı .
Her şeyin zamını var diyor timsahlar.
Ölümden arda kalan nerede o kirli aynalar.
Biliyorum solunumumuz bile suni.
Gidiyoruz sorgusuz, suhalsiz
Haiz ve galiz ölüyorum,
Yolum neresi ?
Adabımuaşeret e beklerim.
Birkan Çakır
Ay doğmasın aman uca dağlardan
Giden gitmiş haber olmaz sağlardan
Bir eser kalmamış koruk bağlardan
Gam eleyip dilden dile söylen gel..
Kum doldurmuş katleylemiş nehrimi
Kuyruğundan hörelenmiş kahrını
Nasıl arzedeyim bilmem dehrimi
Coşa coşa sızlayarak eylen gel
Gam bağrımda halelendi dolandı
Kum havuzu Çoruh havza kalandı
Hayalimde şikarlarım yalandı
Dam başında öfken dinip diylen gel
Beşir söyle yüreğinde kalmasın
Şen Bayburt'un zümrüt değer elmasın
Ağla ağla yaşlı gözün dalmasın
Bar başında sallan seyit teylen gel
Beşiroğlu ... 23.08.2018