Üye olmanızın faydaları
  • Kendi şiirlerinizi yayınlalıyınız
  • Özel faaliyetlerden haberdar olun
  • Takip ettiğiniz yazarlardan haberler alın
  • ve çok daha fazlası...

Giriş Yap

Şifrenizi sıfırlayın Kayıt olun

Şifrenizi sıfırlayın

Kayıt olun

Raporu bildir

küçük

Düzeltme yap

Anlamı

Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı

Kafiye

Daha fazla Kafiye bul

son 3 harf uygun

son 2 harf uygun

Yüzüne çarpacak kapılar ,
Kanın akmayacak ama canın yanacak ,
Asık suratlarla bakacaklar ,
Sen kenarı açılmış ayakkabından utanırken ,
Onlar sana gülecek ,

Boyunu aştığı vakit dağlar ,
Kendini küçük hissedeceksin ,
Allah yazdıysa bozssun deme hiç bir zaman ,
O en hayırlısını sunan olacak ,

Gün gelecek kendi ördüğün duvarlar ,
Onların üzerine yıkılacak .

Sen gelemedin

Nazımı kınayıp Pirayenin aşkından bahseden sevgilim
Senin eskisi gibi hissetmediğin gün tekrar doğdum ben
Unutma her gün kendimden geçerdim ben, giderdim
Senin aptallığın oldu aptallığımı anlamama neden
Hmm Rosa Parks idölündü senin, hakkından gelemedim
Yenemedim, kadınsın hakkını korumak istemedin sen
Ve ben, yine buradayım, saçma bir uyguluma
Yazıyorum oraya buraya, yazamıyorum tavana
Şarkı söylüyorum ben anlayana, küfür ediyorum anlamayana
Bu günleri de gördük bak acıya dayana dayana
Senden vazgeçmekte güzelmiş, güzelmiş ölmek yana yana
Hayal kurmak yasakmış, gelecek yokmuş sana bana
Merhaba ve ben geldim, hayallerimizi terk ettim
Güle güle diyemedim, elveda diyemedim
Büyük aşkları küçük kelimelerle bitiremedim
Piraye gibi severdin, hislerini bilemedin
Aklımı kemirdim de sana gel diyemedim
Olsun, kendi hakkımdan gelebildim
Sen gelemedin

Yaşamak için küçük umutlar

Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var



Sen gidersen ne yaparım ben

Kim olurum, kimi bulurum, kimle olurum

Sen gidersen ne yaparım ben

Nefesten soğurum, her şeyden hep yorulurum



Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var

Etrafım hep büyük insanlar, büyük adamlar

Ve kadınlar, hiç biri avcuma sığmazlar

Yaşamak için gülüşüne ihtiyacım var

Çünkü her gün kayıyor yıldızlar ve

Senin aklında bir biz vardı

Bizim aklımıza gelirmiydi bu

Bizi mesafe mi yıkardı

Yoksa mesafeyi gurur mu sınadı



Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var

Çünkü odamıza yabancılar girer

Ruhumuzu sarar

Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacımız var

Çünkü melekler gelir, ne için varsın diye sorar

Kanatsız melekler, her yerdeler

Ama benden uzaktalar



Yaşamak için küçük umutlar lazım

Yoksa insanlıktan saklanmalı mıyım

Neden hep kötü benim yazım

Yaşamak için nefes mi almalı mıyım?

Nefeslerimde yandı

Kitabım sende kaldı

Okumayı özledim ben, okuyamıyorum

Küçük hasta bir çocuğum şimdi

Hissiz kalmaya doyamıyorum

Ayracım avuçlarında, seninle ayırdım

Hayatımı



Kitabım sende kaldı

Okumayı özledim ben, okuyamıyorum

Zor geliyor anlamak şiirleri şimdi

Hissiz kaldım, kafamı bulamıyorum

Ayracım hediyem sana

Seninle ayırdım, hayatımı



Kalemim bende

Her sayfa, her satır, her nokta ve her hece

Nefesine addedilmiş bin bir gece

Duyulmamış binlerce cümle

Yüzlerce karalanmış peçete

Sende kaldı hepsi sende



Kitabım sende kaldı

Peyamiyi özledim ben, genç, hasta peyami

Aşkta ve hayatta hem samimi hem acemi

Boşa yazıyorum ben, boşa soluduğum gibi

Dimi

Söyle Peyami

Söyle ki sarsın tutku şu saçma alemi



Kitabım sende kaldı

Hasta küçük bir çocuğum şimdi

Okumayı beceremiyorum

İlerleyemiyorum senden ileri

Hayalim yarım kaldı

Sana on kitabım vardı

Hayalin derinliklerinde

Yalanların beni sardı

Ve leyla ile mecnun

Nefeslerimde yandı

Gölgem

Hüzünlü dostum

Sen bana mutluluğu tekrar hissettirdin

Ve ben bunu varlığına borçluyum

Belki de patilerine borçluyumdur

Belki de hiç sahip olamadığım gülüşüne

Yine felsefe yapmak istemiyorum, gölgem

Her adını söyleyişimde biraz daha ben oluyorum

Gölgem

Duydum ki anneni kaybetmişsin

Biraz eksikmişsin

Süt veremem sana küçük dostum

Ben de birini kaybettim

Ve her gün kendimden geçiyorum

Küçük dostum

Gölgem

Ama arkadaşın olabilirim

Sana güzel şarkılar söyleyebilirim

Hastalanma diye endişelenebilirim

Seni yanıma alıp dünyayı gezebilirim

Küçük dostum

Seni bir aydan uzun süre önce aramaya koyuldum

Ama öyle güzel misafirsin ki bana

Sen beni buldun

Küçük dostum

Hüzünlü küçük dostum

Gölgem

Kapşonumu battaniye yaptım sana

Kitap okuyacağım sana

Patilerinle resim çizeceğiz

Üç gözlü kedim olacaksın

Küçük dostum

Kalbimi göreceksin, beni anlayacaksın

Üçüncü gözüm olacaksın

Gölgem

Gölgelerin gözü yoktur gölgem

Gölgeler gözdür

Gölgem

Hüzünlü dostum

Küçük gölgem

Gözlerini kapatmışsın

Kafa hareketlerinden nefes aldığını görebiliyorum

İyi uykular

Tatlı rüyalar

Tanıştığıma memnun oldum

Yarın da tanışalım

Görüşürüz

Gölgem

Seni Hala Seviyorum

Sana çok şiir yazıyorum
Sen gittin ben yazıyorum
Sıkıntı değil
Seni çok özlüyorum
Yazıyorum ama sen gör diye değil
Hani bir gün olur da çıkarsam karşına
Hiçbir şey söylemeyeceğim sana
Bu şiirden sonra
Sana çok kızıyorum
İçtenlikle kızıyorum
Sebebini söylemeyeceğim
Bedava verdiğim değerin kıymeti bilinmedi
Bunun da bilinmez
Bil diye de demiyorum
Söyleyince anlamı kalmıyor
Neyse
Ben hala seni seviyorum
Bak içimde hiçbir his yok, hiçbir şey hissetmiyorum
Ama bir sen varsın içimde
Gülümsedim şimdi
Küçüksün içimde
Sarı kakülün gözlerinin önüne düşüyor
Yeşilinde kayboluyorum
Bir sen varsın içimde
Seni hala seviyorum
Ama beni hayatından çıkardın
Hani diyorsun ya "ben salağım"
Son derece katılıyorum sana
Bir kahkaha
Ve tekrar katılıyorum
Senden bir ricam olacak
Ben hala sana değer veriyorum
Lütfen sende kendine değer ver
Lütfen benim sevdiğim kişiye sahip çık
Lütfen gidip ağlama
İnsanlara dikkat et
Farkında mısın bilmiyorum, herkesin gözü senin üzerinde
Ben senden şanslıyım
Güzel değilim ya, bu bir şans bence
Kimse beni güzelliğim için sevmeyecek
Daha derin bir şey olacak ortada
Daha anlamlı, daha gerçek, dayanağı daha güçlü bir şey
Ve ben düşünmeyeceğim, beni ne için seviyor diye
Görüntü gelip geçici diyeceğim, klasik olacak
Mesela karakterimi sevecek birisi
Birisi sarhoşluğumu sevecek, eğlencemi sevecek
Kafa yapımı sevecek, senin deyişinle "eserlerimi" sevecek
Sevebilirler, bende senin gibiyim, kimseyi istemiyorum hayatımda
Çünkü zaten biri var hayatımda
Sen hiçbir zaman, ne yapsan da, ne etsen de
Bizim hayalimizi gerçekten çirkinleştiremedin
Biz hep güzeldik
Hep güzel kalacağız
Bizim gücümüz yetmez ki bizi çirkinleştirmeye
Sana kızgınım
Çünkü senin yanında olmama izin vermiyorsun
Sana kızgınım, başka sebeplerim de var, arada bi' düşün
Kimsenin canını sıkmasına izin verme
Kimse üzemesin seni
Kimseye o narin, iyi kalbi gösterme
Bırak kötü davran insanlara, bak şu çağa
Herkes çıkarı peşinde, kimse seni sen olduğun için sevmiyor
Örnek vermeme gerek yok bence
Veredebilirim
Ama gerek yok
Kimse senin bir damla gözünün yaşını akıtamasın
Bu sana benim görevim
Pınarlarıma sahip çıkasın
Gözünde durduğun adama dikkat et
Bu da sana bir görevim
İyi seç, ben artık aşka inanmıyorum
Seçime inanıyorum, iyi seç
Sana el kaldırmasın…
Benim sarhoşken bir hata edip kızgınlıkla baktığım yüze
Hiçbir zaman mutsuz bakamasın
Onu da mutlu et
Korkma
İyi biri çıkacak karşına
Ama dikkat et
Seç!

ATEŞ

Güneşten kaçarken, karanlık geceye mahkum oldum .
Küçük bir kordu, küle çalan.
Dışı da, içi de beni yakan.

Zira Düden'in azgın sularına da atsan,
Sönmeyecek bu ateş.
Ey gönlüm yalanınla yüzleş,
Toleranslı Gençliğim ben o yolu çoktan geçtim.

Nem kaldı topraklarımda.
Gönlüm Burçak Burçak,
Nerede kalmıştık .
Yürüyordum dikenlerin üzerinde.
Yaralıyım


Birkan Çakır (Sihirli Parmak)






Giderler

Gelecek dedim
Bir avuçluk yıldızı olmayan gökyüzüne
Atması için kalbi olup da
Bir küçük çocuk kadar yüreği olmayana
Gelecek dedim
Tüm gelenlerin
Bir gün gelip geçip gideceğine...

Efkar

Canım sıkılır, yüzlerce yüzlerde asabiyet mutsuzluk
Her yanda kırıntılar ne bu saçma fasıl ne bu ruhsuzluk

Kış günü sabahları kahvaltılarım küçük ocakta
Küçük bir bakır çaydanlık ne büyük sıcaklık
Canım sıkılır, gözlerimde bütün ırmaklar kalır
Çok içiyorsun be adam
Halbuki duman odasında yananın adıdır efkar
Kirli bardaklara gelen saldırıdır ruhsuz laflar
Aramıyorum bir merhem
Beni bırakın
Damarlarımda gezenin adıdır serum
Ömrüm bitiyor
Bir avuç yıldız bile yok gökyüzünde
Soranda yok benim aldığım tavır da
Canım sıkılır, ilk defa bu kışta girmedim çileye
Zehir zemberek geçerdi bu karakışlar
Ne dermanı kaldı bedenimin
Ne de ruhumun gücü...