Üye olmanızın faydaları
  • Kendi şiirlerinizi yayınlalıyınız
  • Özel faaliyetlerden haberdar olun
  • Takip ettiğiniz yazarlardan haberler alın
  • ve çok daha fazlası...

Giriş Yap

Şifrenizi sıfırlayın Kayıt olun

Şifrenizi sıfırlayın

Kayıt olun

Raporu bildir

gülüş

Düzeltme yap

Anlamı

Ne yazık ki, bu kelime için hiçbir açıklama bulunamadı. Bu konuda bize yardımcı olmak ister misiniz?

Kafiye

Daha fazla Kafiye bul

son 4 harf uygun

son 3 harf uygun

son 2 harf uygun

Gizleyemiyorum nefretimi

Hatırlıyormusun 2010 senesini ,
Okulun arkasındaki duvarda saklanan baş harfleri ,
O zamanadan bu zamana silinen geçmişi ,
Usulca çekip gitmenin sebebini ,
Ve defterlerime saklanan göz yaşlarımı ,

Hepsini yatırıyorum bu gece masaya ,
Bakıyorum bir bir gülüşlerine ,
Artık fark ettim
Kaybettiği tekşey yüzündeki o masumiyetin ..
Ve BİZ aslında....
Birkan Çakır



Ölebilsin

Bunca şey kaybettikten sonra
Hayatı yavaş yaşayasın geliyor
Yavaş yavaş anlamını yitirsin her şey
Zevk alabileyim bir şeylerden
Yavaş yavaş erisin benliğim
Yorulmadan sevişmeden

Bunca şey kaybettik
Nice gülüşler büyüsünü yitirdi
Nice sözler anlamsızlaştı
Aşk en zor bekleyişti
Ama yavaş yaşamalıymış
Bunca şey kaybettikten sonra
Yavaş yavaş yaşamalıymış insan
Ki yavaş ölebilsin yaşarken

Yaşamak için küçük umutlar

Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var



Sen gidersen ne yaparım ben

Kim olurum, kimi bulurum, kimle olurum

Sen gidersen ne yaparım ben

Nefesten soğurum, her şeyden hep yorulurum



Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var

Etrafım hep büyük insanlar, büyük adamlar

Ve kadınlar, hiç biri avcuma sığmazlar

Yaşamak için gülüşüne ihtiyacım var

Çünkü her gün kayıyor yıldızlar ve

Senin aklında bir biz vardı

Bizim aklımıza gelirmiydi bu

Bizi mesafe mi yıkardı

Yoksa mesafeyi gurur mu sınadı



Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacım var

Çünkü odamıza yabancılar girer

Ruhumuzu sarar

Yaşamak için küçük umutlara ihtiyacımız var

Çünkü melekler gelir, ne için varsın diye sorar

Kanatsız melekler, her yerdeler

Ama benden uzaktalar



Yaşamak için küçük umutlar lazım

Yoksa insanlıktan saklanmalı mıyım

Neden hep kötü benim yazım

Yaşamak için nefes mi almalı mıyım?

Git demem

Beni seven kadın
Saflığımı ellere yedirdim
Gülüşüne kurban olurum
Kusura bakma tenime ten değdirdim
Masumluğumu ellere yedirdim

Şimdi güvenim yok insandan olana
Ve inancım yok hiçbir güzel gülene
Kalmamış bu diyarda saflık masumluk
İnanmıyorum ben Leyla gibi sevene

Beni seven kadın
Saflığımı ellere yedirdim
Kusuruma bakma, sen yarın geldin
Ben önyargılı biriyim
Kusuruma bakma, biraz delirirsin
Ben geç akıllanır biriyim
Masumluğumu ellere yedirdim

Şimdi inancım yok hiçbir ağız lafına
Ve gönlüm yumuşamaz mazlum ahına
Ki sende de vardır bir zerre karanlık
Ama yarınsan gel, git demem yarına

Bak Kuzum

Bak kuzum
Kimse hissettiklerini hissetmeyecek
Senin canın tatlı
Kimsenin canı senin ki gibi yanmayacak
Kimse canının yandığını hatırlamayacak
Bak kuzum
Kimsenin hatırasında gülüşlerin kalmayacak
Sen insansın, yerini başkası dolduracak
Pardon başkaları dolduracak
Senden bir tane var ama binlerce olacak
O güzel kuş daldan dala konacak
Kimsenin acısını kimse anlamadığı gibi
Sağ kulağının acısını sol kulağın bilmeyecek
Yarana konan kuş özür dilese de canı yanmayacak
Birileri gözlerinde yıldızları taşısa da
Olmayacak…

Sen farklı bir alemdesin, farklı bir gezegendesin
Ne arıyorsun herkes kendine bir dünya kurmuşken
Herkes ayrı kafada, ayrı bi bunalım, duyulmuyor sesin
Ne istiyorsun sen kendinden, ne istiyorsun ömründen?

Bak kuzum
Sen insansın
Ve sen de bu yükü kaldıramazsın
Kimseyi böyle sevme
Derdini kimseye anlatamazsın
Sevgiyi azaba dönüştürme
Fazla büyütme
Yalnız kalırsın
Çok bir şey bekleme
Farklı bir dünyasın
Kim seni anlasın?
Kim yarana yansın?

Hiç, mi?

Hiç mi vicdana gelmedi?

Tabi ki kaçar insan günahlarından

Hepsinden değil en ağır olanlarından

İki yüzlü insan! İki yüzlü, günah seçiyor

Herkesin ahına bedel biçiyor!

Hiç mi insafı kalmadı?

Tabi ki aynaya bakar insan bırak suratlardan

Hepsinden değil, kaçar en güzel bakanlardan

Gözünüzü kaçırmayın yüzünden ihanet akanlardan

İki yüzlü insan! İki yüzlü, dalga geçiyor

Herkesin gülüşüne değer biçiyor!

Hiç mi vicdana gelmedi?

O eli yüreğine hiç mi gitmedi?

Alçak olan insan, kendini bilmeli

Dün iyi olmayan yarınını düşünmeli

İki yüzlü insan! İki yüzlü, kendinden geçiyor

Herkesin gözleri seni seçiyor!

Gölgem

Hüzünlü dostum

Sen bana mutluluğu tekrar hissettirdin

Ve ben bunu varlığına borçluyum

Belki de patilerine borçluyumdur

Belki de hiç sahip olamadığım gülüşüne

Yine felsefe yapmak istemiyorum, gölgem

Her adını söyleyişimde biraz daha ben oluyorum

Gölgem

Duydum ki anneni kaybetmişsin

Biraz eksikmişsin

Süt veremem sana küçük dostum

Ben de birini kaybettim

Ve her gün kendimden geçiyorum

Küçük dostum

Gölgem

Ama arkadaşın olabilirim

Sana güzel şarkılar söyleyebilirim

Hastalanma diye endişelenebilirim

Seni yanıma alıp dünyayı gezebilirim

Küçük dostum

Seni bir aydan uzun süre önce aramaya koyuldum

Ama öyle güzel misafirsin ki bana

Sen beni buldun

Küçük dostum

Hüzünlü küçük dostum

Gölgem

Kapşonumu battaniye yaptım sana

Kitap okuyacağım sana

Patilerinle resim çizeceğiz

Üç gözlü kedim olacaksın

Küçük dostum

Kalbimi göreceksin, beni anlayacaksın

Üçüncü gözüm olacaksın

Gölgem

Gölgelerin gözü yoktur gölgem

Gölgeler gözdür

Gölgem

Hüzünlü dostum

Küçük gölgem

Gözlerini kapatmışsın

Kafa hareketlerinden nefes aldığını görebiliyorum

İyi uykular

Tatlı rüyalar

Tanıştığıma memnun oldum

Yarın da tanışalım

Görüşürüz

Gölgem

Pilin kadar varsın

Benim için yaşamak ikiyüzlülüktür
Sırf birileri üzülmesin diye mutlu olmaktır
Ki böyleyim de zaten, hiçbir şey umurumda
Maskesiz gezmiyorum
Gülüşlerim sahte
Bunu çok iyi biliyorum
Herkesi inandırabilsem de
Kendimi inandıramıyorum
Mutlu taklidi yap
Taklit yaptığını unut ve mutlu kal
Ben gerçekte, doğal bir biçimde
Nasıl, hangi tonda güldüğümü bile hatırlamıyorum
Tüm jestlerim ve mimiklerim düşünülmüş
Tarafımca tekrar yaratılmış
Kendimi bulamıyorum
Kendi içinde kayıp bir insanım
Kendime ışık tutamıyorum
Yaşamak ikiyüzlülüktür
Yaşamak istemiyorum, ölmeyi de istemiyorum
Ölmeyi beceremiyorum zaten
"becerirsin" diyor ve devam ediyor "gerçekten istersen"
Beceririm biliyorum, yaşamak eziyet gibi geliyor
Ama ben bu oyunu bırakmak istemiyorum
Hayat her ne kadar zalim olursa olsun
Dünya ne kadar kötü olursa olsun
Arada bi, unutuyorum hepsini
Hayal dünyamda kalıyorum, hani kendi kurduğum gerçeklikte
Ve her şey çok güzel geliyor
Bu yüzden ölmek istemiyorum
Ve bu yüzden yaşamak istemiyorum
Çünkü öldürüyorsunuz kurduğum gerçekliği
Üstüne basıp geçiyorsunuz hayallerimizin
Hayaller, hepimizin

Zaman sonra fark ettim ki, ben artık ben değilim
Benden hariç her şey ve herkesim
Bir şeylerden keyif alıyormuş numarası yapan birisiyim
Almıyorum keyif falan, boş
Sırf biri benim için çabaladı diye, üzülmesin diye gülüyorum
Bu ikiyüzlülük
Aksi halde benimle yaşaması çok zor olurdu
Hem kötü olur o içimde ki karamsar canavarı ortaya çıkartmak
Her yüze somurtkan bakmak, ben olmak
Mesela kendi başıma kalınca gülmüyorum
Kendimi kandırmayı beceremiyorum
Ama bir şeyler izlerken heyecanlanmaya başladım
Numara yaptığımı unutmaya başladım sanırım
Taklitlerden doğan duygulara sahip olacağım
Eminim yine hastalanırım, özünde sahte bir çok şey
Çelişkilerle dolu olacak, yapay olacak, sahte olacak
Her ne kadar süslü de olsa, gizli olan ortaya çıkar
Yalan olacak
Olsun, birileri mutlu olabiliyorken olsunlar
Ben mutlu edebiliyorsam onların karıdır
Kimseyi üzmeye gerek yok
Belki de duyarlılıktı beni yaşatan
Bilmiyorum, sizi yaşatan bi şey olsun
Biliyorum çok zor geliyor yaşamak
"Kim için yaşıyorum?" sorusuna cevap verince
"Kim için yaşayacağım?" sorusu ortaya çıkıyor
Böyle olmayın siz, kendiniz için yaşayın
Hiçbir robot pilinin bittiğini fark etmez
Etse de acı çekmez…
Pilin kadar varsın

Ekmek

Oysa acı olan zaman değil
Demiştim bu ömür senin ömrüne dahil
Etrafıma diyorum bir bir artık eksil
Herkesin dili her şeye ehil

Yoruldum artık dillerde bitmiyor sabret
Hani nerede kaldı bu bereket
Düşlerim bitti ufkum karardı bu nasıl dehşet
Kaybolmuş artık birer birer adalet

İpin ucu kaçtı bir kere
Gözlerim gözlerine bağlandı birdenbire
Son bekleyiş kalan son cemre
Gülüşünü benden eksik etme hemşire

Sanırsın yollar uzun
Haberlerde bitmeyen zulum zehir kurşun
Şükür besmele hep dilde hamdolsun
Bir tek ekmeğimiz kaldı oda son somun

Yetirdiklerimiz

Yaralı bir gülüşten
Çilekeş bir sevdaya döndü
Ne ayakta kalabildim
Ne de huzur dolu
Evinin karşısındaki
Söğüt ağacının altında bekleyişler
Yağmurda bile üşümeksizin
Yaralı bir gülüşten
Derin bir sevdaya yelken açış
Hatırladın mı siyah telli defteri
Galiba o defter en son bizde kaldı
Şimdi kâğıtlar kalemler ve mutluluklar
Hep telefonlarda saklı